Bir yaz mevsiminin daha sonuna geldik. Bu yaz, önceki yıllara göre daha hızlı geçti. Yılın başında zam alan asgari ücretliler, emekliler, memurlar, öğrenciler… Kısacası herkes, umutla beklediği yazı yaşadı ve bitti...

Eylül ayıyla birlikte yeni bir başlangıç yaptık. Sonbahara adım atarken değişen tek şey hava sıcaklığı olmadı elbette... Enflasyon ve ekonomik sıkıntılar da büyüyerek hayatımızın tam merkezine oturdu. Asgari ücretliler 2026’da yapılacak zammı beklerken, emekli ve memurlar yılın ikinci yarısındaki maaş artışlarından tatmin olmadı...

Koskoca bir yaz geçti. Ankara sıcaktan kavruldu, barajlarda su neredeyse yok denecek kadar az kaldı... Başkent’in yalnızca üç aylık suyu kaldığı konuşulurken, şehrin pek çok yerinden su patlakları haberleri geldi. Suyumuza bu kadar muhtaçken, elimizdekine bile sahip çıkamadık...

Yerel yönetimler ise yazı yine etkinlik ve eğlencelerle geçirdi. Oysa vatandaş yıl boyunca hizmet bekledi... Belediyeler, kendilerine ayrılan bütçeyi hizmete değil, yazın son günlerinde konserlere ayırdı. Ne tasarruftan eser kaldı ne de seçim döneminde verilen vaatlerden...

Parklar, yollar, bahçeler bakımsız haldeyken biz Ağustos’u da konserlerle kapattık. Ankara’nın turizmde, gastronomide kalkınmaya ihtiyacı varken, vatandaşa verilen tek şey konser oldu. Sincan’da yollar perişan haldeyken iki hafta boyunca eğlenceler düzenlendi. Kahramankazan, Etimesgut, Polatlı, Nallıhan, Şereflikoçhisar, Keçiören… Hepsinde manzara aynı. Bu yaz da vatandaş hizmet bekledi, konser değil.