Ankara, 25 ilçesiyle, ürünleriyle, kültürüyle zengin bir kent. 25 ilçenin kendine özgü geleneği, adetleri var. Her ilçenin neredeyse tescillenmiş ürünü bulunuyor. Ama yerel yönetimler, gelişen bu zamanda kendilerine verilen imkanı kullanamıyor.
31 Mart yerel seçimlerinden bu yana iki yıl geçti. Büyük vaatlerle yönetime gelen başkanların çoğunu, kendi düzenledikleri etkinliklerde bile göremez olduk. Vaatleri sayesinde ödül alan bazı başkanlar, ödül alacağı törene bile gitmedi...
Vatandaş oylarını başkan yardımcılarının sahada gezmesi için mi verdi? Vatandaş oylarını başkan yardımcılarına derdini, sıkıntısını anlatması için mi verdi? Ankaralı esnaf, vatandaş, genci, yaşlısı, öğrencisi, oylarını yönetime geçtiğinde verilen vaatlerin yerine getirilmesi için verdi. Başkan yardımcılarına değil...
Hal böyleyken, büyük vaatlerle koltuğa gelen başkanlar gözlerden ırak oldu. Keçiören, Etimesgut, Altındağ… İki yıl boyunca birçok program ve etkinlik düzenlendi ama bu etkinliklerde gözler hep belediye başkanlarını aradı.
Yerel yöneticilik, sosyal medyaya atılan postlarla ibaret olmamalı. Vatandaşlarla çekilen iki fotoğraf ile vatandaşın yanında olunduğu anlatılmamalı. Ankara hizmet beklerken, yerel yönetimler bir sonraki seçime kadar koltuklarında kulakları tıkalı oturmamalı...