Kadına yönelik şiddetle ilgili olarak, nasıl ve neden meydana geldiği dahil olmak üzere bir çok yanlış kanı var. Kadınlara ve çocuklarına yönelik şiddete verdiğimiz tepkilerde başarılı olmak için bu yanlış anlamaları gidermemiz gerekiyor.
Kadına yönelik şiddet sadece fiziksel şiddet demek değildir. Çok daha geniş kapsamda cinsel, duygusal, psikolojik tacizi içeriyor.
Şiddetle ilgili yanlış anlamaların çoğu yine şiddetin nedenlerine odaklanıyor. Şunlar gibi bir dizi efsane var;erkekler öfkelerini veya cinsel dürtülerini kontrol edemezler;alkol erkeklerin şiddete başvurmasına neden olur;kadınlar isterlerse şiddet uygulayan eşlerini terk edebilirler ve erkekler de eşleri tarafından eşit düzeyde şiddete maruz kalırlar gibi gibi daha bir çok efsane..
Bir erkeğin kadına şiddet uygulamasının meşru olduğu fikrine dayanarak kadına yönelik şiddeti meşrulaştırmak,şiddeti stres gibi dış etmenlere bağlamak ve erkeğin şiddet içeren davranışlarından tamamen sorumlu tutulamayacağını öne sürmek toplumumuzun yaptığı en büyük hatalardan…
Dünya çapında her üç kadından biri, çoğunlukla yakın bir partneri tarafından fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet bir insan hakları ihlalidir!
Kadınlar güvende ve korkusuz olma hakkına sahiptir ve şiddeti önlemek,şiddeti durdurmanın en uygun maliyetli,en uzun vadeli yoludur!
Kadına yönelik şiddetin geniş kapsamlı sağlık sonuçları olan ve acilen ele alınması gereken sosyal bir sorun olduğunu hep birlikte savunalım.
'
GİZEM UÇAR