“KATİL PUTİN BEDELİNİ ÖDEYECEKSİN”

Dedi, ABD’nin çiçeği burnundaki Başkanı.

Tüm dünya ne oluyor diye meraklandı.

Dünyanın iki ezeli düşmanın arasındaki gerginlik bizi ilgilendirir mi?

Ya da bundan bize ne! Diyebilirsiniz.

Doğrusu bizim için son derece öneme sahip bir mevzu.

Çünkü bu açık seçik Bay Başkanın antipatik duygular beslediği   ülkelere karşı takındığı tavrı net

olarak ortaya koyuyor da ondan.

Ankara’ya karşı pek de sempati duymadığı da 3 ayı aşkın süredir telefon etmediğinden belli.

Yarın bir gün hakkımızda beyaz saraydan beklenmedik olumsuz açıklama yapılırsa diye endişe duyuyorum.

Ekonomik kırılganlığımız ortada iken yeni sıkıntıların çıkmasını herhalde arzu etmeyiz.

Hele hele Rıza ZARRAF’ın ifadeleri doğrultusunda Halk bankası başta olmak üzere dava kişiselleştirilirse ayıkla pirincin taşını.

Gerçi biz de boş durmuyoruz gelecek riskleri bertaraf etmek için şimdiden bi yandan   ekonomik ve hukuk reformu ile temel insan hakları eylem planı açıkladık.

Ama bu yapısal reformlar bilmem adreslerine ulaşmış mıdır?

Atabileceğimiz bi adım daha var aslında.

O da ;
İran’ yaptırımların delinmesinde suçlu olarak ABD savcısı tarafından isimleri anılan eski bakanlar hakkında acilen soruşturma açarsak Bay BİDEN ’den beklenen hamleyi hafifletebiliriz. Diye düşünüyorum.

“Katil Putin bedelini ödeyeceksin “

Diyerek öfkesini dışa vuran Başkanın üslubu diğer ülkelere de sürdürmesi ekonomileri de onarılmaz krizlere yol açacaktır.

Rahip BRUNSON olayında ekonomizin bir anda nasıl alt-üst olduğunu unutmadık.

Yoksa,

Kendini dünyanın kabadayısı olarak gören bu ikilinin arasındaki gerginlik hiç ama hiç de umurumuzda değil.