Bu yazıyı Cuma günü yazmış ama ne zaman yayına vereceğimi düşünmemiştim. Fakat DAEŞ lideri Bağdadi’nin ölüm haberi açıklanınca çok ufak bir ekleme yaptım.


Daha önce üç defa öldürüldüğü duyurulan DAEŞ lideri Ebu Bekir El Bağdadi’nin dördüncü kez öldürüldüğü açıklandı.


Aslında Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı sürecinde ABD ve Rusya ile ardı ardına yapılan mutabakatlar sürecinde bir kenara not etmiştim. “PKK/YPG’nin miadı doldu. Sahneden çekilecekler. Bunların bir kısmı DAEŞ kostümü giydirilerek farklı bir yerde yeniden sahaya sürülecek” diye.


Ardından yeni baş figüran olarak belirledikleri Mazlum Kobani kod adlı terörist başı ile ilgili epey not almıştım.


Başlığı “Abdullah Öcalan out, Mazlum Kobani in” diye de atabilirdim. İşin özü PKK terör örgütünün başı Abdullah Öcalan’ın pabucu dama atılıyor.


Birileri İmralı Cezaevinde ömrünü tamamlayan Abdullah Öcalan’dan umut kesip yerine yeni bir lider bulmanın daha doğrusu dayatmanın peşinde.


Yeni terörist başını aslında neredeyse herkes tanıyor. Daha doğrusu ismiyle değil de kod adıyla bilinen biri: Mazlum Kobani, yani Ferhat Abdi Şahin.


Farkındaysanız son zamanlarda bu ismi çok fazla işitir olduk. Birileri mütemadiyen bu ismi parlatmanın derdinde.


Batı medyasına kendisiyle yapılan mülakatlara ilave olarak kiminde gizli kiminde açık açık övgüler düzülen makaleler yer almaya devam ediyor.


Aslında İsrail Lobisi bu hususta epeydir çaba sarf ediyor. 2018’de başladı bu çalışma.


Jerusalem Post'ta Amotz Asa-el imzalı makalede, Suriye'deki terör örgütünün neden sürekli ihanete uğradıklarını sorgulamaları gerektiği ve Siyonist tarihten ders almaya çalışmaları ifade edilmişti.


"Kürtler ne yapıyor" başlıklı makale, "İhanet bir asırdır Kürtlerin yaşamının bir parçası olmuştur. Kürtler, Lozan'da da, Sevr'de de Avrupa güçlerinin onlara verdiği sözlerinden döndüğünü görmüştür. Ardından Sovyet Rusya, Irak ve İran ihanet etti. Sonra, ihanete ABD de dahil oldu" cümleleriyle başlıyordu.


Ayrıca PKK'nın içerisinden yeni bir lider çıkarmak konusunda lobi faaliyetlerini sürdüren David İgnatius da, 2018 yılında öve öve bitiremediği Mazlum Kobani ile alakalı olarak geçen hafta da Washington Post'ta yeni bir makaleye imza attı.


Batı’nın ve ABD’nin başkan düzeyinde bu adama yakın ilgisi Türkiye’yi de rahatsız etti. En sonunda Türkiye bu teröristle alakalı olarak ABD’ye nota verdi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Trump'ın YPG'li terörist Mazlum Kobani ile görüşeceğini duyurması ve Rusya'nın da terörist başı ile telekonferans yapmasının ardından "Teröristleri meşrulaştırmaya başladığımız zaman yarın Bağdadi ile de görüşürler. Teröristlerle diyaloga girmek geleneksel hale geldi. Bunları bir yazıyla nota ile ABD'ye bildirdik'' sözleriyle tepki göstermesinin birkaç gün sonrasında “Bağdadi öldürüldü” haberi geldi.


Pek çok kimsenin bir Kemal Sunal filmlerinden esinlenerek attığı “Bana Mazlumu getiririn” başlığını “Bize Mazlumu verin” şeklinde başlık atmayı ben de düşündüm. Ama Mazlum Kobani’nin iade talebinden ziyade PKK/PYD’ye yeni bir “baş” dayatmanın daha önemli olduğunu düşündüm.


Bunu başarabilirler mi, PKK-KCK’lılar bunu kabul eder mi şu an net değil ama tüm emareler o yönde.


Gerçi “Bu terör örgütüne mensup olanlar veya sempatizan olanlar bugüne kadar neyi sorguladılar ki bunu sorgulasınlar?” da diyebilirsiniz.


Ama bu çabanın da beyhude bir girişim olmadığı kanaati Bağdadi meselesi ile pekişti. Bu aynı anda birden fazla adrese bir mesaj ihtiva ediyor.


Terör örgütüne taze bir kan, yeni bir lider/başın bulunmasının bu terör örgütünü himaye eden/destekleyenlerce düşünülmesi onlarca gayet normal.


Twitter bile, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı olan SDG'nin sözde lideri Mazlum Kobani'nin hesabına mavi tik verdi daha geçenlerde


İnterpol tarafından kırmızı bültenle aranan Kobani'ye mavi tik veren Twitter, KKTC'nin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı'nın sosyal medya hesaplarına resmi onay vermemişti.


Gerek ABD ve gerekse Rusya’nın bu teröristi meşrulaştırmaya çalışması çok taze. Başkanı Donald Trump, sosyal medya hesabında, "General Mazlum, nazik sözleriniz için teşekkürler. En içten saygılarımı Kürt halkına iletin, sizi yakın zamanda görmeyi istiyorum" paylaşımında bulunmuştu.


Soçi mutabakatından hemen sonra Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu başkanlığında üst düzey askerlerden oluşan bir heyet Mazlum Kobani ile telekonferans yöntemiyle bir görüşme yaptı.


ABD, Rusya ve Avrupa ülkelerinin meşrulaştırmaya çalıştığı Mazlum Kobani kod adlı Ferhat Abdi Şahin, Batı medyası ve İsrail lobisi tarafından mütemadiyen parlatılıyor. Twitter'ın mavi tik verdiği terörist Kobani, Batı'nın ve İsrail'in PKK ile ilgili yeni planının bir parçası.


Şu anda kalan ömrünü İmralı’da tamamlamayı bekleyen terörist başının Bağdadi gibi sahneden çıkarılma ihtimali çok yüksek. Yetkililerimiz bu hususa çok daha fazla ihtimam göstermeli.


Bağdadi’nin yerine DAEŞ’in başına kimi getirirler bilmem ama Mazlum Kobani’nin artık sahnede daha fazla olacağı şüphe götürmez. Bekleyip yeni gelişmeleri hep birlikte göreceğiz.