Size de öyle gelmiyor mu? Sanki günler saatleri, saatler dakikaları, dakikalar saniyeleri kovalıyor gibi. Gözümü açmamla kapatmam bir oluyor sanki.
Her şeye daha kolay ulaşabildiğimiz bir çağda olduğumuz için mi öyle geliyor acaba? Sınırsız bilgi parmak ucumuz uzaklığında.
Yüksek lisans yaparken kütüphaneye gitmek yerine kullandığım bütün kaynaklarıma internetten ulaşabildim mesela. Ya da kitap almak istediğimde internetten sipariş verebildim.
Bu durum kötü bir şey diyemem ama sanki günlerin bir kıymeti kalmıyormuş gibi hissediyorum ben? Ya siz?
Çok uzak zamanlara gitmeye gerek yok çarşıdan köye yürüyerek giden anneannemin hikayeleriyle büyüdüm ben. Benim şuanda on beş dakika da gittiğim yolu o yürüyerek iki saate yakın bir sürede tamamlıyormuş. O zaman toplu taşıma çok azmış, her evin arabası da olmazmış. Şimdi aracımız yoksa bile her yarım saatte toplu taşıma araçlarını kullanabiliyoruz.
Sanırım her şeye bu kadar hızlı ulaştığımız bir zaman da, zamanın hızlanıyormuş gibi gelmesi çok normal…