Gazetede haber merkezindeki arkadaşlarımız son zamanlarda en çok bu konuyu kaleme alıyor sanırım.

Su..Su.. ve yine su!

Gece saatlerinde içme suyu hattındar meydana gelen patlak yine şehri susuz bıraktı.

Üstelik bu kez Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş bile Polatlı'ya gelerek arızalı hatta inceleme yaptı hemde gecenin bi vakti.

Polatlı'da sıklıkla patlak çatlak olduğunu ve ardı ardına son 2 aydır bezdiren şekilde kesintiler olduğunu birileri kulağına fisılsdamış demekki.

Bu yüzden de bizzat Mansur başkan arızalı hat yerinde inceleme yaptı.

Mesele aslında bugünün meselesi değil.

Geçmişten bu yana koskoca bir şehre içme suyunu sağlayan tek hat olmasına karşın bir yedek hat ve şehre yetebilecek kapasite de depoların yapılamaması.

Çünkü zaten en küçük bir arıza da şehrin susuz kaldığı şu götürmez ve tahmin etmesi zor olmayan bir gerçek.

Neden zamanında bu planlama yapılmamış?

Neden bir yedekleme hattı düşünülmemiş?

130 bini aşkın nüfusuyla koskoca bir şehir neden susuzluğa mahkum ediliyor.

Sürekli olarak belediyeleri suçlar haldeyiz.

Neden her biri birbirinden kıymetli bölge vekilleri konuya temas etmez ucundan kıyısından?

Şehirdeki sorunun çözümü için illa öz bir Ankaralı vekil mi olması gerek?

İlla seçim döneminde TBMM sıralarında ki yeriniz için geldiğinizde bunları mı hatırlatalım?

Anlat mümkün değil ancak anlatacak o kadar çok şey var ki.

Ama koskoca bir şehrin Türk sinemasında çölde kalan bir aktörün çağrısında olduğu gibi; su..su.su..

Her şeyi zaten anlatıyor!