Belediyecilik zor bir görev, sorumluluk isteyen ağır bir görev, şehir planlamasını bileceksin, şeffaf olacaksın, yatırımlarını doğru bir planlama çerçevesinde yürüteceksin. Zor bir görevdir zor. Her dönemde başkanlıkların büyük suçlamalarla karşılaşıyor olması bize yazımızın başlığını attırmak zorunda bıraktı. Seçilen hangi belediye başkanı olursa olsun rant elde etmekle, şeffaf olmamakla, partizanlıkla, yolsuzluklarla, alt yapı hizmetlerini yapmamakla ve daha nice olumsuzluklarla suçlanıyor olması bize aynı SENARYO dedirtmek zorunda kalmıyor mu? En büyük üretici ve değiştirici, dönüştürücü güç elbette halkın kendisidir. Halka dayanmayan, halkı kendisi için özne kabul etmeyen, halktan kopuk ve halka hizmet etmeyi ve hesap vermeyi kendine görev kabul etmeyen hiç bir yönetim çeşitli suçlamalardan kendisini kurtaramaz. Belediyecilikte esas olan elbette ki kendi il veya ilçesinin öznel koşullarını  esas belirleyici olarak kabul etmeli, oluşturulan kent konseyleri üç beş memurun çalıştığı maaş aldığı atıl alanlar DEĞİL tam tersine  bulundukları yerlerdeki tüm sorunların tartışıldığı, çözüm önerilerinin paylaşıldığı, halkın özellikle kanaat önderlerinin de fikirlerinin alındığı ve de çözüme birlikte katkıda bulunmak için yola  çıkılan birlikler oluşturdukları alanlar olmalı gerektiğinde Belediyecilikte başarılı örnekler sergileyen belediyeler örnek alınmalı bilgi ve tecrübelerinden yararlanılmalıdır. Belediyecilikte belirleyici olan il veya ilçede hizmette bulundukları kente hizmet etmek isteyen diğer sivil toplum kuruluşlarına karşı önyargılı olmamalı, onlarla bir rekabet içerisinde gibi görünmemeli bulundukları kentin güzelliklerle dolu, yaşanılası bir yere dönüştürülmesi için gayret sarf etmeli. Sorunların Özgür bir ortamda ve çok çeşitli fikirlerin tartışıldığı zengin bir ortamda çözülmesi için gerekli adımlar atılabilmeli. Belediyeler tüm mahallelerden başlayarak halk meclisleri oluşturarak şeffaf bir politika oluşturarak bulundukları il veya ilçelerin sorunlarının çözümünde önemli bir güç kazanabilmeli. Tüm yönetimlerin hesapları halkın inceleme ve denetimine açık olmalı. Özellikle mali raporlar düzenli olarak gerek görsel gerek yazılı basında halkın bilgisine sunulabilmeli. Bunların gerçekleşebilir olması bir çok olumsuz suçlamanın ortadan kalkacağı bir şeffaf ortamı da beraberinde getirecektir. Bu yazımı ilk bölüm kabul edelim . Yerel yönetimlerle söylenebilecek diğer görüşlerimi ikinci yazımda paylaşmak dileğim ile... Güzel yerel yönetimler için yola devam.

Sosyalist Cumhuriyet Partisi Polatlı İlçe Başkanı Zafer Kadri Ayal

'