Cumhuriyet Halk Partisinin 37. Olağan Kurultayı 25-26 Temmuz tarihlerinde Ankara’ da toplandı. Genel Başkanlığa, seçimlere tek aday olarak giren mevcut Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu partinin yeni Genel Başkanı olarak seçildi , Genel Başkan Kılıçdaroğlu’ nun parti meclisi adayı anahtar listesini , Gürsel Erol (824 oy), Gaye Usluer (661 oy), Gökhan Günaydın (641 oy), Eren Erdem (637 oy), Müslim Sarı (592 oy) ve Aylin Nazlıaka (515 oy) delerek PM ye girdiler. Aday olacaklarını açıklayan , bir süredir bu konuda çalışma yapan aday adayları İlhan Cihaner , Aytuğ Atıcı ve Tolga Yarman adaylık için gerekli delege sayısının %5 i oranında delege sayısına ( delege tarafından önerilme ) ulaşamadıkları için kurultayda aday olamadılar. Aday adaylarından 24. Dönem Milletvekili İlhan Cihaner son iki güne kadar yeterli delegeden imza aldıklarını ( 100 civarı ) ancak delege üzerinde baskı uygulanarak imzaların geri çektirildiğini kurultaydaki konuşmasında söyledi . Cihaner konuşmasında ‘’ "Bir insanı, yoldaşını nasıl işiyle, aşıyla tehdit edersin sen? Bu alçaklıktır. Bunun hesabını mutlaka mutlaka soracağız" diyerek , delege üzerinde , baskı kuranların olduğunu ima etti. CHP nin son birkaç kurultayında aynı konu , delege üzerinde, ekonomik baskı kurularak delegenin özgür iradesi ile davranamadığı dile getiriliyor. Bu durumun gerçeklik payı nedir; Son İlçe ve İl kongreleri incelendiğin de , Genel Merkezin İlçe ve İl kongrelerine fazlasıyla müdahil olduğu , tek liste ile kongreye gitme , muhalif görünümlü aday adayının , adaylığının engellenmesi gibi anti demokratik uygulamalara tanık olduk. Örneğin son Ankara İl Kongresi , Ankara İl Kongresinde genel merkez tek aday ısrarında bulunarak kendi adayı Ali Hükmet Akıllı’ yı tek aday olarak kongreye hazırladı , kurultay delegasyonunu listesini de merkez hazırlayıp delegeye sundu. Genel Merkez kendisine muhalif olarak ve kontrol edemeyeceği aday adayı olarak gördüğü Ayhan Yalçınkaya ‘ nın adaylığını, Ankara İl delegelerini baskı altında tutarak engelleme yolunu seçti , İl genel kurulunda CHP ‘ ne yakışmayacak tartışmalar sürtüşmelerin yaşanmasına neden oldu. İlhan Cihaner’ in ‘’ Bir insanı, yoldaşını nasıl işiyle, aşıyla tehdit edersin sen? Bu alçaklıktır.’’ sözü bir süredir parti içinde tartışılan delegeye baskı nasıl gerçekleşiyor. CHP li belediye başkanları aracılığıyla , delegelere iş vaadinde bulunulması veya halen CHP li belediyede çalışmakta olan delegenin zor iş de çalıştırılması , sürgün edilmesi veya işine son verilmesi ile tehdit edilmesi şeklinde gerçekleştiği, ileri sürülüyor. Chp gibi 100 yıllık köklü demokrasiye sahip sosyal demokrat patide, kongrelerin diğer sağ eksenli siyasi partilerde görüldüğü gibi tek aday ile kongreye gidilmesi , partiye yarar sağlamayacağı gibi parti içi demokrasiye zarara verecektir. Son kurultayda sayın Cihaner ‘ in adaylığı engellenmese , büyük olasılıkla sayın Cihaner yine seçilmeyecekti, ancak kurultayda demokrasi şöleni yaşanacaktı. CHP kurmayları arasında genel başkan çevresinde halka oluşturan, partiyi halk dan uzaklaştıran bir grubun varlığı hissediliyor. Parti giderek sağ eksene çekilmeye çalışılıyor, parti demokrasiden uzaklaştırılıyor. Yazımın sonuna , İstanbul Barosu eskibaşkanı Prof. Dr. Ümit Kocasakal ‘ ın CHP kurultayı için yazmış olduğu bir yazıdan alıntı ekliyorum. ‘’ Fikir yok, ideoloji yok, tartışma yok, program yok, çizgi yok, kimlik yok, altı ok yok, kurucu felsefe ve ruh yok, Atatürk yok, coşku yok, parti ilkeleri yok, liyakat yok, taban yok, bunca başarısızlığın hesabını vermek yok.’’