Johnson mektubu denilince yıllardan bu yana iyi veya kötü üzerinde konuşulur, atıf yapılır.

Ama Trump mektubu denilince bundan böyle herkes gülerek anacak.

Bu adamın yazdığı mektup ve tarzı, üslubu içimdeki mektup yazma hevesini bile köreltti.

Aslında buna mektup demek “mektup” kavramına hakarettir.

Bu kadar seviyesiz, saçma; hele de bir devlet başkanı

tarafından kaleme alınan ama

Amerikalıların dahi ilkokul 3. Sınıf seviyesinde dediği mektup tarihe en büyük gaflardan biri olarak geçecek.

Hani bizde bir deyim vardır: " Bir söze bakarım söz mü diye bir de söyleyene bakarım adam mı diye".

Benim açımdan o mektup denilen şeyin zerre değeri yok. Ve seviyelerini daha doğrusu seviyesizliklerini gösteriyor.

Bir tek "öptüm bye" demediği kalmış.

Kendi ülkesindekilerin ciddiye almadığı bu adamı ve bu mektubu mu ciddiye alacağım.

Siz de almayın.

İki meşhur atasözü var: “köpekler istedi diye atlar ölmez”, “Köpeklerin havlaması bulutlara zarar veremez” diye.

Ne kadar da doğru.

Bir kez daha tekrar edeyim; bu mektubun ciddiye alınacak en ufak bir tarafı yok.

Şimdiden alay konusu olan bu mektup herkes tarafından saçma sapanlığına ilave olarak istihza ile anılacak.

Başkan Trump yarın yeni bir mektup daha yazıp sonuna

“Bu mektubu 20 kişiye ulaştırmazsan evin yanar, işlerin rast gitmez.

Ya da ekonominizi bitiririm!” demeyeceği ne malum.

Yapar mı, yapar…

Adam normal değil.

ABD Başkanı Trump’ın son sözlerine bir bakalım: “Önce bırakacaksınız, okul bahçesindeki iki çocuk gibi kavga edecekler, sonra da aralarına girip ayıracaksınız”

Hani bizde bir atasözü var: “Milletin ağzı torba değil ki, büzesin.

Yani sizin anlayacağınız ağzı olan konuşuyor.

Varsayalım ki bu çok ağır, ciddi ve gerçekçi mektup.

Korkmamız ve yorganların altına mı saklamamız lazım?

Ya da yatıp ölelim mi?

Tam tersine gelecekte her

türlü (saçma sapan bile olsa) olumsuzluklara hazır olmamız, her şeyimizi ona göre tahkim etmemiz, kendi ayaklarımız üzerinde sağlamca

durabilmemiz için çalışmamız gerek.

Millî Görüş Lideri rahmetli Necmettin Erbakan’ın o meşhur sözü ile bitirelim:

"Şimdi bir timsah düşününüz. Bu timsah bütün insanlığa, ya benim kölem olacaksınız veyahut da ben sizi yiyip bitireceğim diyor. Bu timsahın üst çenesi AB adını almış, alt çenesi ise ABD adını. Bu çeneleri Siyonizm kontrol ediyor"