Ayın 25. günü, Sivas’ta benimle ilgili bazı olumsuz girişimler başladığı haberini aldım. 25/26 Haziran 1919 gecesi yaverim Cevat Abbas Bey’i çağırdım ve “Yarın sabah karanlıkta Amasya’dan güneye hareket edeceğiz” dedim. Bu hareketimizin gizli tutularak hazırlanması için emir verdim.

 

            Bir taraftan da 5. Tümen Komutanı ve kurmaylarımla gizli olarak şu önlemi kararlaştırdık: 5. Tümen Komutanı, tümenin seçkin subay ve erlerden oluşan ve oldukça güçlü bir atlı piyade birliğini derhal o geceden başlayarak hızla oluşturacaktı. Ben, 26 Haziran sabahı karanlıkta arkadaşlarımla beraber otomobille Tokat’a hareket edecektim. Birlik oluşur oluşmaz, Tokat üzerinden Sivas’a doğru yöneltilecek ve benimle bağlantı kurmaya çalışacaktı. Hareketimiz, hiçbir yere telgrafla bildirilmeyecek ve mümkün olduğu kadar Amasya’da da açıklanmayacaktır.

                                                                       *

            26 Haziran’da Amasya’dan hareket ettim. Tokat’a varır varmaz telgraf merkezini denetim altına aldırarak benim ulaştığımın Sivas’a ve hiçbir yere bildirilmemesini sağladım. 26/27 Haziran gecesini orada geçirdim, 27 Haziran’da Sivas’a hareket ettim. Otomobille Tokat’tan Sivas yaklaşık altı saattir.

                                                                       *

            Sivas valisine, Tokat’tan Sivas’a hareket ettiğime dair açık bit telgraf yazdım. İmzada, Ordu Müfettişliği unvanını kullanmıştım. Telgrafta bilerek hareket saatimi belirtmiştim. Fakat bu telgrafın, hareketimizden altı saat sonra çekilmesini ve o zamana kadar hiçbir şekilde Sivas’a bilgi verilmemesini sağlayacak önlemleri aldırdım.

                                                                       *

            Yorum: Şimdi gelin biraz empati yapalım: O yıl yani 1919’da M. Kemal Paşa 38 yaşında imiş; peki bizler aynı yaşta neler yapıyorduk acaba! Lütfen hafızamızı yoklayıp onunla karşılaştıralım.

 

Düşünün bir kere, her gün karşınıza (Ali Galip) gibi size ne yapacağı belli olmayan kişiler çıkabiliyor ve siz bu kişilere karşı hem uyanık olmak hem de o kişiyi safınıza çekmenin yollarını titizlikle bulmak zorundasınız. Bir ihmal veya ola ki bir hata durumunda belki tutuklanıp İstanbul’a gönderilmek, belki de bir suikast sonucu hayatınızı kaybetmek durumunda kalabilirsiniz.

 

M. Kemal Paşa çok ilginç ve gizli yöntemlerle Sivas’takilere izini kaybettirip, oraya Amasya üzerinden varırken Vali Reşit Paşa’ya dolayısıyla Ali Galip’e bekletilerek geciktirilmiş telgraf mesajı aniden ulaşıyor. Bakalım sonra neler olmuş…? Önümüzdeki yazıda göreceğiz…

 

İşte Mustafa Kemal Paşa’nın içinde bulunduğu zorlu şartlar böyleydi. Yani tabiri caizse; onun için hayat, “her gün kelle koltukta” yaşamak demekti.

                                                           *

Not: Polatlı Postasında 2021 yılında yayınlanan Tüm Köşe Yazılarımı Bir kitapçık halinde; 2022 yılında yayınlananları da yine başka bir kitapçık halinde yayınladım. Arzu eden okurlarım www.halkkutuphanesi.com dan “Ücretsiz” tek tık ile indirip erişebilir. Saygılarımla İlhan Küçükbiçmen