Bu yıl her zamankinden daha zorlu bir yıl oldu çiftçi açısından.

Yetersiz yağış miktarı bir yandan, kuraklığa bağlı olarak düşen re ki olte ve kalite diğer yandan derken üstüne birde doğal afetler eklenince çiftçi adeta saracak ürün bulamadı.

Tarımsal desteklerle ve elde ettiği az miktardaki ürünle yeni sezona hazırlanan çiftçi, ödenecek kuraklık desteğinde hala ödenmemesi sebebiyle bir hayli zorlu bir dönemden geçiyor.

Ekim zamanı neredeyse bitti ancak çiftçi gübreden yana da gülmedi.

Gübre fiyatları aldı başını gitti.

Polatlı başta olmak üzere ülkenin pek çok bölgesinde yeterince gübre atılmadığı haberleri yayılıyor.

Bu yıl sadece Polatlı'da tarımdan kaybedilen toplam miktar 110 milyon lirayı geçti.

Rekolte de kayıp yüzde 60 civarında.

Tüm bunlar büyük zararlara yol açarken diğer bir olumsuzluk ise çiftçinin borçlarının daha da yükselmesi ve sürekli olarak üstüne ekleniyor olması.

Bu hasat döneminde umduğunu bulamayan Polatlı çiftçisi daha çok borçlandı.

Banka kredileri ile hayli yorgun olan üretici gübre ve mazot gibi gidi maliyetinde de borçlanarak adeta gelecek yıl elde edeceği ürünü de ipotek altına aldı.

Tarımda kalıcı ve destek modellerinin daha yerinde, faydalı bir hale dönüştürmezsek tarımdan kopuş başlayacak.

Gıda konusunda yaşanan kriz zaten ortada.

Bu haliyle bile Türkiye kendi kendine yetemezken gelecek yıllarda çiftçi üretimden koparsa halimiz ne olur?