Empati ya da diğer adıyla duygudaşlık üzerine kendi yaşadıklarımı sizlere aktarmak istiyorum.

Empati yeteneği derler buna ama bu bir yetenek mi onu bilemiyorum. Sizin empati yeteneğiniz yüksek mi?

Ben yaşlandıkça bunun arttığını gözlemliyorum. Sanırım bilinçle alaka bir durum.

İşim gereği çok fazla haber okuyorum ve yazıyorum. Bu haberleri yazarken beni görebilmenizi çok isterdim. Bazen o kadar üzücü ya da duygulu haberler oluyor ki ağlayarak yazıyorum. Olayın içine direkt olarak girebiliyorum. Kendimi haberdeki kişilerin yerine koyuyorum. Bu biraz beni yormaya başladı. Evet empati kurabilmek gerçekten önemli ama bu biraz fazla olunca tüm gün olayların etkisinden çıkamıyorum. Günlerce düşünüp, üzülüyorum.

Özellikle şehit haberlerinde bu durum daha da yoğun oluyor bende. Bu sene Sakarya Meydan Muharebesi'nin 100. yılı olması nedeniyle çok fazla bu tarz haberler yazıyorum. Savaşın geçtiği dönemi, Mehmetçiği, o dönem vatan için uğraşan insanları, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü düşündükçe ağlamamak elde değil. Haberi yazarken kendimi o savaşın içinde hayal ediyorum. Şuan en ufak şeyde vazgeçen bizler, o dönemlerde olsak nasıl olurdu diye düşünmeden duramıyorum.

Empati beni çok yordu ama empatinin bana kazandırdığını en güzel şeylerden biri de iyi bir dinleyici olmam oldu. Karşımdakini sorgusuz sualsiz dinleyip içine bulundu durumu anlamak iletişimimi kuvvetlendirdi, ön yargılarımı kırdı.

Bilmiyorum sizde durum nasıl?

'

'