Fotoğraf direkt olarak teknolojiyle alakalıdır. Fotoğrafı da elde edebilmek için teknolojik süreçler gereklidir. Bu sebeple fotoğraf denildiğinde akla teknolojik süreçlerle ilgili aygıtlar gelir. Fotoğrafın temel aygıtı fotoğraf makinesidir. Makine sözcüğü yunanca aygıt, araç anlamına gelen mekhos kökünden türetilmiştir. Latince machina biçimini almıştır. Makineler deyince sanayi devrimine değinmeden geçmek olmaz. Çünkü makineler sanayi devrimiyle birlikte yaygın bir şekilde insan hayatına girmiştir.

Bir taraftan evrim, biçimsel gelişme ve bir ihtiyacın ortaya çıkması yeni bir makinenin ortaya çıkmasında önemlidir. Barajları düşünün mesela... İnsanın suya olan ihtiyacından dolayı yapılmıştır. Fotoğraf makinesi tabi ki su gibi temel bir ihtiyaç değil ama o da teknolojik ve bilimsel gelişmeler, sosyo-ekonomik ve kültürel güçler yanında insanın sürekli sorgulayan hayal gücünün ürünüdür.

Fotoğraf makinesi üç temel etken ile şekillenmiştir. Birincisi içini ışık almayan dört tarafı kapalı kutu. İkincisi içine ışık ve optik yoluyla gelen ışığı kontrol eden pozlama ve netleme sistemleri. Üçüncüsü ise tüm bunları kaydeden ışığa duyarlı yüzey. Optik ve kimya sistemi birbiriyle alakasız görünse de bu aygıt üzerinde yer alırlar. Fotoğraf makinesini düşündüğüm zaman en az diğer aygıtlar kadar akıl almaz düzeyde becerikli olduğunu düşünüyorum. Gözümüzle göremediğimiz elimizle tutamadığımız ışığı kullanarak gözle görülen elle tutulan görüntünün ortaya çıkışı gerçekten akıl almaz geliyor bana...

Fotoğraf makinesi ortaya çıkmadan önce insanlar yüzey üzerine bir şey resmetmek için çizim, karanlık kutu, aydınlık kutu kullanarak yüzey üzerine resmederken insanın eli doğrudan işin içindedir. Ya şöyle düşünün nasıl telefon konuşma sistemimizin teknolojik bir uzantısıyla fotoğraf makinesi de insan gözünün uzantısıdır. Olaya böyle bakınca beni daha da heyecanlandırıyor.

Geleneksel resmetme tekniklerinde çıplak göz işin içindeyken fotoğraf makinesi ile çıplak gözün önüne gelen optik yoluyla bakmak işin içine girmiştir. Buna optik bakış diyebiliriz. Bir nesnenin de optik yoluyla elde edilen görüntüsünün gözle görünün gerçeğinden farklı olduğunu söyleyebilirim. Çünkü fotoğraf makinesinin verdiği görüntü az ya da çok yanılsama ve yanıltmacaya neden olmaktadır.