Ankara, Konya ve Aksaray il sınırlarının kesişim noktasında yer alan Tuz Gölü, sadece Türkiye’nin tuz ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılamakla kalmıyor; her yıl binlerce yerli ve yabancı turiste de ev sahipliği yapıyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan göl, bu yıl özellikle Uzak Doğu'dan gelen turistlerin akınına uğradı.
Tuz Gölü’nün en çok ziyaret edilen bölgesi, Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesi yakınlarında yer alıyor. Karayolunun 135. kilometresinde yer alan bu bölüm, gölün büyüleyici beyaz manzarasıyla gelenleri kendine hayran bırakıyor.
Gölü ziyaret eden turistler, özellikle çıplak ayakla tuzlu suda yürümeyi tercih ediyor. Hem keyifli bir deneyim sunan bu yürüyüşün hem de sağlık açısından faydalı olduğuna inanılıyor.
Sıcak hava altında ellerinde şemsiyeleriyle gezen turistler gölün yüzeyindeki kristal tuzları büyük bir ilgiyle incelerken, hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmiyor. Seyahatlerimiz sırasında görüşlerine başvurduğumuz tur rehberi, 80 kişilik bir Koreli turist grubunun doğanın bu eşsiz mucizesini yerinde görmek için Türkiye’ye geldiğini belirtti.
Göl çevresinde bulunan hediyelik eşya dükkanları, ziyaretçilerin ilgisiyle hareketleniyor. Tuz kristallerinden yapılmış dekoratif objeler, doğal tuz sabunları ve göl manzaralı magnetler en çok tercih edilen ürünler arasında yer alıyor.
Turistler, Türkiye’nin doğa harikalarına hayran kaldıklarını ve bu güzellikleri sevdiklerine de ulaştırmak istediklerini ifade ettiler.