Kamu çalışanlarının toplu sözleşme sürecinde maaş zammı taleplerine ilişkin Memur-Sen Genel Merkezi tarafından yapılan “Hedeflenen enflasyona değil, hayatın gerçeklerine göre zam istiyoruz” başlıklı basın açıklamasına Polatlı’daki sendika üyesi öğretmenler de destek verdi.
İlçedeki öğretmenler, memur maaşlarının belirlenmesinde TÜİK verilerinin değil, çarşı-pazar fiyatlarının ve gerçek hayat koşullarının dikkate alınması gerektiğini vurguladı. Meydanda bir araya gelen öğretmenler, taleplerini sloganlar ve pankartlarla dile getirerek, toplu sözleşme masasında kamu çalışanlarının sesinin duyulmasını istedi.
“TALEPLERİMİZİ AÇIKÇA ORTAYA KOYDUK”
Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Değerli basın mensupları, kıymetli meslektaşlarımız, sevgili yurttaşlar, Bizler, insanca bir yaşam, gelir dağılımında adalet ve standartları iyileştirilmiş bir çalışma hayatı düzeni için yıllardır mücadele ediyoruz. Bu mücadele, yalnızca bizim değil, çocuklarımızın, ailelerimizin ve gelecek kuşakların hakkını savunma mücadelesidir. Şu günlerde bu mücadelenin en kritik ayağını toplu sözleşme masasında yürütüyoruz. Tüm memur ve memur emeklilerinin maaşlarının her geçen gün eridiği, alım gücünün dibe vurduğu, mutfak yangınının durmadan büyüdüğü bir dönemde; biz sendika olarak oransal zam, taban aylığa zam ve refah payı taleplerimizi açıkça ortaya koyduk.
Ancak kamu işvereni, anlam veremediğimiz bir inatla, memur maaş zammını hiçbir zaman tutturulamamış “hedeflenen enflasyon” rakamlarına ve güvenilirliğini tamamen yitirmiş TÜİK verilerine göre belirleme ısrarını sürdürüyor.
“MEMUR ÇARŞI-PAZARIN GERÇEKLERİNE GÖRE YAŞIYOR”
Oysa memur, TÜİK tablolarına ya da Merkez Bankası hedeflerine göre yaşamıyor! Memur, çarşı-pazarın gerçeklerine göre yaşıyor! Memur, ekmeğin fiyatını, faturanın tutarını, kira artışını, pazardaki sebzenin kilosunu her gün kendi cebinden hissediyor. Bugün önümüze konulan yüzde 10 + yüzde 6 + yüzde 4 + yüzde 4 zam teklifi, ekonomik gerçeklerle bağdaşmayan, alım gücümüzü korumayan, hatta kayıplarımızı artıran bir tekliftir.
Bu rakamlar; Gıda enflasyonunun, Kira artışlarının, Enerji ve ulaşım zamlarının çok gerisindedir. Hükümetin ‘hedeflenen enflasyon’ söylemi, mutfakta tencere kaynatmıyor, pazardan file doldurmuyor. Bizim gerçeklerimiz, resmi bültenlerde yazan rakamlar değil; yaşadığımız hayatın, ödediğimiz faturaların, çocuklarımızın eğitim masraflarının gerçekleridir. Bugün burada olmamızın tek sebebi vardır: Masada karşılık bulmayan taleplerimizi alanlarda, meydanlarda haykırmak! Biz memurlar ve memur emeklileri olarak şunu çok iyi biliyoruz: Hak verilmez, alınır! Bugün örgütlü gücümüzle, sendikalı-sendikasız tüm emekçilerin desteğiyle, hakkımızı alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”
