Kurum verileri, kadınlar ve gençlerin işsizliğin en çok etkilediği gruplar olduğunu ortaya koyarken, geçim sıkıntısı yaşayan yaşlı vatandaşların da iş aradığı dikkat çekiyor. Haziran ayı itibarıyla kayıtlı işsizler arasında kadınlar sayıca öne çıkıyor. Toplamda 1 milyon 108 bin kadın, 1 milyon 77 bin erkek iş arayan olarak listelendi. Kadınlardaki yüksek oran, işgücü piyasasında toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yansıtıyor.
GENÇLER ÜRETİME KATILAMIYOR
İşsizlerin yüzde 41’ini 15-29 yaş aralığındaki gençler oluşturuyor. İŞKUR verilerine göre genç işsizlerin sayısı 900 bini aşarken, bu grubun 79 bini uzun süredir herhangi bir işe yerleşemedi. Gençlerin üretim sürecine yeterince katılamaması, uzun vadeli toplumsal kayıplara işaret ediyor.
EMEKLİLER DE GEÇİM İÇİN İŞ ARIYOR
Düşük emekli maaşları nedeniyle yaşlı vatandaşlar da yeniden iş aramaya başladı. 60 yaş ve üzerindeki bireylerin İŞKUR’a iş aramak için başvuru sayısı 28 bine ulaştı; bu rakam geçen yılın aynı dönemine göre artış gösteriyor. Ayrıca, bu yaş grubunda işe yerleştirilenlerin sayısı 6 bin 800’den 9 bin 400’e çıktı.
UZUN SÜRELİ İŞSİZLİK KADINLARI DAHA FAZLA ETKİLİYOR
Bir yılı aşkın süredir iş arayanların sayısı 209 bini buldu. Bu grubun yüzde 58’ini kadınlar oluşturuyor. Uzun süreli işsizliğin kadınlarda daha yaygın olduğu görülüyor; kadın işsizlerin yüzde 11’i, erkeklerin ise yüzde 8’i bir yıldan fazla süredir iş arıyor. Öte yandan, işsizlik ödeneği konusunda da tablo iç açıcı değil. Ocak-Mayıs 2025’te 717 bin kişi bu ödeneğe başvurdu, ancak sadece yüzde 48’i yani 343 bin kişi destek alabildi. 60 yaş üstü başvurularda da benzer şekilde yalnızca yarısı bu haktan faydalanabildi.
İşsizlik sigortası fonuna erişimin zorlaşması ve destek kapsamının daralması, sosyal güvenlik sistemine yönelik eleştirileri artırıyor.