Müzik dünyasının efsane isimlerinden İbrahim Tatlıses'in etnik kökeni ve hayat hikayesiyle ilgili detaylar yeniden gündeme geldi. 1952 yılında Şanlıurfa'da yedi çocuklu bir ailenin en büyüğü olarak dünyaya gelen Tatlıses'in babasının Arap, annesinin ise Kürt kökenli olduğu belirtildi. Babası Ahmet Tatlı cezaevindeyken doğan Tatlıses, çocuk yaşlarda zorlu bir yaşamla tanıştı. Okula hiç gitmedi ve bu konuyla ilgili yıllar sonra "Urfa'da sanki Oxford vardı da biz mi gitmedik?" diyerek sitemde bulunmuştu.
İNŞAATTAN SAHNEYE UZANAN HİKAYE
Geçimini sağlamak için çocukken su ve çığırtkanlık yapan Tatlıses, ardından inşaatlarda soğuk demir ustalığı yaparken bir gün türküler söylemesi, hayatını değiştirecek bir dönüm noktası oldu. Adana'da türkü söylerken bir sinemacı tarafından keşfedildi ve önce Adana'da sahne aldı. Ardından Ankara'ya geçerek gazinolarda ve pavyonlarda adım adım tanındı. 1974 yılında Ankara'daki Kınalı Pavyon'da seslendirdiği "Ayağında Kundura" adlı eser, onun dönüm noktası oldu. Bu şarkı sayesinde önce Ankara Radyosu'na çıktı, ardından yılbaşı gecesi ekranlara konuk oldu ve kısa sürede tüm Türkiye'nin tanıdığı bir isim haline geldi. İstanbul'a taşınmasıyla birlikte ise sahne kariyeri hızla yükseldi. Burada müzisyen Yılmaz Tatlıses'le tanıştı ve onun soyadını aldı.
İbrahim Tatlıses, etnik kimliğiyle ilgili zaman zaman farklı açıklamalarda bulunmuştu. Kanal D'de katıldığı bir programda "Babam Arap, anam Kürt, ben ise Türk'üm" diyerek kendini tanımlarken, 2005 yılında Erbil'de verdiği bir konserde ise "Babam Türk, annem Kürt, ben Türk oğlu Türk'üm. Size Türkiye'den selam getirdim" sözleriyle dinleyicileri selamlamıştı.