Yapılan kazılar neticesinde henüz tamamlanmamış olsa da, 500'den fazla kişinin asırlık kalıntıları gün yüzüne çıkarılmış durumda. Arkeologlar, bu alanda toplam bin 500 kişinin defnedilmiş olabileceğine inanıyor.
Kazılar sonucunda elde edilen kalıntıların kesin tarihlemesi henüz gerçekleştirilmemiş olsa da, geçici tahminlere göre, sekiz veba çukurunun 17. yüzyılın ilk yarısında kazıldığı düşünülüyor.
Spiegel'in raporuna göre, bazı kemikler yeşil renkte görünüyor. Bu durum, bölgenin bir süre yakındaki bir bakır fabrikasının atıklarını bertaraf etmek için kullanıldığını gösteriyor.
Nürnberg Miras Koruma Departmanı arkeologları Melanie Langbein ve Baş Antropolog Florian Melzer, "Gelecekteki inşaat alanlarında bulunan tüm insan kalıntılarını güvence altına alıp arşivleyeceğiz. Şu anda çalışma baharda tamamlandığında buranın Avrupa'da kazılan veba kurbanları için en büyük acil durum mezarlığı olacağını varsayıyoruz" dedi.
Hıyarcıklı veba , başta 14. yüzyıldaki Kara Ölüm ve 6. yüzyılda başlayan Justinianus vebası olmak üzere, tarihin en yıkıcı pandemileriyle ilişkilendiriliyor.
Pire kaynaklı bu enfeksiyon, 14. yüzyıldaki Kara Ölüm'den başlayarak 6. yüzyıla kadar uzanan tarih boyunca çeşitli salgınlarla sık sık yeniden ortaya çıktı. Avrupa'daki Kara Ölüm'ün ardından, 400 yıl boyunca yerel salgınlar şehirleri kasıp kavurdu.
