Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Polatlı 14. Olağan İlçe Kongresi gerçekleştirildi. Kongrede mevcut ilçe başkanı Melih Çınar, tek aday olarak seçime katıldı. Delegelerin yoğun katılım gösterdiği kongrede Çınar, hem yerel hem de ulusal düzeyde dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"MANSUR YAVAŞ'IN HER ZAMAN YANINDAYIZ"
Kongrede konuşmasına kongrenin hayırlı olması dileğiyle başlayan CHP Polatlı İlçe Başkanı Melih Çınar, Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere, hukuksuz bir şekilde tutuklu bulunan belediye başkanlarına ve yol arkadaşlarına selam göndererek, "Ayrıca geçtiğimiz hafta, iktidarın yargıyı kullanarak siyasi operasyonlarla hedef aldığı, yıpratmaya çalıştığı; ikinci kez rekor oyla seçilmiş, dürüstlüğü ve yaptığı hizmetlerle Türkiye’ye örnek olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’ın her zaman yanında olduğumuzu belirtmek isterim.
"İKTİDARIN EN BÜYÜK KORKUSU BİZLERİN BİR ARADA OLMASIDIR"
Konuşmasında yerel seçim sürecine de değinen Çınar, "Öncesinde şunu ifade etmek isterim ki; çok önemli bir yerel seçim sürecini geride bıraktık. Özellikle 47 yıl sonra Polatlı Belediyesi’ni kazanmamızı sağlayan Belediye Başkanımız Sayın Mürsel Yıldızkaya’ya, yönetimimize, belediye meclis üyesi adaylarımıza, kadın ve gençlik kollarımıza ve tüm parti emekçilerimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum.
Arkadaşlar, cumhuriyetimize, demokrasimize ve milletimize yöneltilmiş büyük bir tehdit ile karşı karşıyayız. Üyelerimizi ve delegelerimizi bu zorlu süreçte ellerini taşın altına koymaya, eylem ve etkinliklerimize daha sık katılmaya davet ediyorum. Hepimiz biliyoruz ki partimizin maruz kaldığı bu ablukayı dağıtmak ve ülkemizin geleceğini yeniden şekillendirmek ancak cesaretle mücadele edenlerle mümkün olacaktır.
Mevcut siyasi iktidarın en büyük korkusu bizlerin bir arada ve diri olmasıdır. Yapılan baskıların temel amacı da işte bu direncimizi kırmaktır. Mustafa Kemal Atatürk’ün Amasya Genelgesi’nde dediği gibi: “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Bu azim ve kararlılıkla, yapılacak ilk genel seçimde iktidara geleceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi, sıradan bir siyasi parti değildir. CHP, savaş meydanlarında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kurulmuş ve demokrasiyi bu topraklara taşımış bir partidir" ifadelerine yer verdi.
"CHP SIRADAN BİR PARTİ DEĞİLDİR"
Cumhuriyet Halk Partisi’nin sıradan bir parti olmadığını vurgulayan Çınar, " Cumhuriyet Halk Partisi, sıradan bir siyasi parti değildir. CHP, savaş meydanlarında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kurulmuş ve demokrasiyi bu topraklara taşımış bir partidir. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi 102 yaşındadır. 102 yıldır, tüm zorluklara ve cumhuriyet düşmanlarına rağmen dimdik ayaktadır. Genel başkanlarımız suikastlere uğramış, cezaevine gönderilmiş, partimizin mal varlıklarına el konulmuş, il ve ilçe binalarımız kapatılmıştır. Her türlü zulmü görmüş bir partinin evlatlarıyız. Bugün yine aynı karanlık günlerle karşı karşıyayız. Ama unutmamalılar ki Cumhuriyet Halk Partisi, İçişleri Bakanlığı'na verilen bir dilekçeyle kurulmamıştır; savaş meydanlarında kurulmuştur. Sevgili yol arkadaşlarım, şunu herkes iyi bilsin: Biz asla teslim olmayız. CHP, geçmişte yaşadığımız baskıcı anlayışa da, 12 Eylül’ün faşist darbesine de boyun eğmemiştir. Çünkü biz, bedeli ne olursa olsun Cumhuriyet’i ve demokrasiyi savunmayı görev bilen bir partiyiz. Bugün aynı inançla, yarın da aynı kararlılıkla; eğilmeden, bükülmeden, dimdik ayakta duracağız" şeklinde konuştu.
31 MART'TAN SONRA BAŞLAYAN BASKI SÜRECİ
Çınar, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinden sonra CHP’nin birinci parti olmasının ardından başlayan baskı sürecine dikkat çekti. CHP’li belediyeleri hedef alan “tasarruf tedbirleri”nin yalnızca muhalefeti engellemek amacıyla çıkarıldığını savunan Çınar, "Bu baskı ve yargı sopası ne zaman ortaya çıktı? 31 Mart 2024. Peki o gün ne oldu?
Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin birinci partisi oldu. Ve o günden sonra ne yaptılar? İlk olarak, sadece CHP’li belediyelerin çalışmalarını engellemek, halkla temasımızı kesmek amacıyla “kamuda tasarruf tedbirleri” adı altında bir kararname çıkardılar. Ancak bu tedbirler AK Partili belediyelerde ve bakanlıklarda uygulanmadı. Koruma orduları ve şatafatlı hayatlar aynen devam etti. Tek amaç CHP’li belediyeleri durdurmaktı. Bununla da yetinmediler. Partili Cumhurbaşkanının “CHP’li belediyeleri silkeleyin” talimatından sonra, yıllardır ödenmeyen ve görmezden gelinen sigorta borçları gündeme geldi. İller Bankası’ndan gelen paylar yüzde 60’a kadar kesilmeye başlandı. Amaç belediyeleri maaş bile ödeyemez hale getirmekti. Ancak tüm bu engellemelere rağmen, 102 yıllık CHP çınarının dallarını silkeleyerek kırmayı başaramadılar. Baktılar ki bu da işe yaramıyor; bu sefer 30 Ekim’de Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer ile başlayan, 19 Mart darbesiyle devam eden ve son olarak Bayrampaşa Belediye Başkanımızın tutuklanmasıyla süren bir süreç başlattılar. Belediye başkanlarımıza, bürokratlarımıza yönelik haksız ve hukuksuz tutuklamalar, tehditler, şantajlar başladı." açıklamasında bulundu.
"CHP YÜZDE 40'IN, AK PARTİ YÜZDE 20'LERDE"
Son anketlere göre CHP’nin yüzde 40’ın üzerine çıktığını, AK Parti’nin ise yüzde 20’lere gerilediğini ifade eden Çınar, " Terazinin bir tarafında, iradesini bu karanlık rejime teslim etmiş bir avuç insan; diğer tarafında ise partimizin ve ülkemizin geleceğini belirleyecek olan siz onurlu partililerimiz bulunmaktadır. Bir tarafta saraylar, saltanatlar; diğer tarafta yoksul halk, emeğiyle, alın teriyle hayatını sürdüren milyonlarca insan var. Ama ne yaparlarsa yapsınlar; ne engeller, ne tehditler, ne baskılar… Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar yürüyüşünü durduramayacaklar! Buradan bir kez daha sesleniyorum: Biz ayrışmadan, bölünmeden, birlik ve beraberlik içinde yol yürürsek; Hepinizin desteğiyle, Cumhuriyet Halk Partisi ilk genel seçimde iktidara gelecektir! Tarih, topuklayanları değil, cesur olanları yazacaktır. Tarih, korkudan eğilenleri değil, doğruluktan ve adaletten şaşmayanları yazacaktır. Tarih, bu salonda bulunan Cumhuriyet Halk Partilileri yazacaktır! Bizim mücadelemiz; bütün zorluklara rağmen Cumhuriyet’i kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün ve arkadaşlarının mücadelesidir. Bizim mücadelemiz; “Ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen” diyen Bülent Ecevit’in mücadelesidir. Bizim mücadelemiz; bugün Silivri zindanlarında esir tutulan Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun mücadelesidir. Bizim mücadelemiz; Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden Türkiye’nin birinci partisi yapan Genel Başkanımız Özgür Özel’in mücadelesidir." ifadelerine yer verdi.
