Ankara Kent Konseyi Kırsal Kalkınma Çalışma Grubu öncülüğünde, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Ziraat Mühendisleri Odaları iş birliğiyle düzenlenen “Ankara Tarımı ve Tarım Arazilerinin Korunması” başlıklı program, Ankara'nın simgesel tarım alanı haline gelen Ata Çiftliği'nde eski adıyla (BAKAP) gerçekleştirildi. Programda, tarımın geleceğini tehdit eden iklim krizine karşı acil önlem çağrısı yapıldı.
Kolaylaştırıcılığını Ankara Kent Konseyi Kırsal Kalkınma Çalışma Grubu Sözcüsü Ayfer Ulusoy’un üstlendiği etkinlikte, Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Serhat Şensoy ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası 2. Başkanı Mehtap Ercan Bilgen, iklim verileri ve Ankara’nın tarımsal geleceği üzerine kapsamlı sunumlar gerçekleştirdi.
Programın kolaylaştırıcılığını üstlenen Ankara Kent Konseyi Kırsal Kalkınma Çalışma Grubu Sözcüsü Ayfer Ulusoy, kırsal kalkınmanın artık bir tercihten öte zorunluluk haline geldiğini belirtti. Etkinlikte konuşan Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. Serhat Şensoy ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası 2. Başkanı Mehtap Ercan Bilgen, Ankara’nın tarım potansiyelini ve karşı karşıya olduğu tehditleri kapsamlı verilerle ortaya sundu.
50 MİLYON GÖÇ KAPIDA
Dr. Serhat Şensoy, iklim krizinin yalnızca sıcaklık artışıyla sınırlı olmadığını vurgulayarak, "Kuraklık, sel ve dolu gibi ekstrem olaylar artıyor. Tarım, sağlık, ekonomi ve göç gibi pek çok alan bu krizden doğrudan etkileniyor. Türkiye, 2050’ye kadar 50 milyon göçle karşı karşıya kalabilir" dedi. Şensoy, özellikle tahıl üretimi, balıkçılık ve gıda güvenliği alanlarında yaşanabilecek büyük kırılmalara dikkat çekti.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası 2. Başkanı Mehtap Ercan Bilgen ise, Ankara'nın 12 milyon dekardan fazla tarım arazisine sahip olduğunu ve bu alanın Türkiye tarım arazilerinin %5,2’sini oluşturduğunu aktardı. Ancak bu rakamların sahadaki gerçeği yansıtmadığını söyleyen Bilgen, "Verimlilik hızla düşüyor, araziler sanayi ve yapılaşma baskısı altında. Üretici toprağını terk ediyor" diye konuştu.
KÖYLÜ TARIMDAN KOPTU
Bilgen, tarımdaki ekonomik sorunların yanı sıra sosyal etkilerine de değindi. Köylerdeki yaşam koşullarının cazibesini yitirdiğini ifade eden Bilgen, "Altyapı eksikliği, geçim sıkıntısı ve sosyal hizmet yetersizliği, gençleri tarımdan uzaklaştırıyor. Hatta bazı bölgelerde ‘çiftçi olduğu için kız verilmeyen’ gençlerden söz ediliyor. Bu durum nesiller arası bir kopuşun habercisi" uyarısında bulundu.
Program sonunda katılımcılar, Karaoğlan Mahallesi’nde kurulan ve bir zamanlar atıl durumdaki arazinin tarımsal ve ekolojik bir alana dönüştürüldüğü BAKAP Tarım Kampüsü’nü gezdi. 3,5 milyon metrekarelik dev alanda lavanta bahçeleri, meyve ağaçları, tarım alanları, 39 km yürüyüş yolu ve ekolojik gölet gibi alanlar bulunuyor. Hem üretim hem de kentlilerin doğayla buluşabileceği bir alan haline gelen BAKAP, Ankara’nın tarımsal potansiyeline yeniden ışık tutmayı amaçlıyor.