Başkent Ankara, köklü tarihiyle yalnızca siyasi değil, kültürel mirasıyla da dikkat çekiyor. Bu mirasın önemli bir parçasını ise Ankara’ya özgü geleneksel kıyafetler oluşturuyor. Her yörenin kendine özgü giyim tarzı olduğu gibi Ankara da geçmişten günümüze kadın giyimiyle kendi kimliğini yansıtan şehirlerden biri olma özelliği taşıyor. Modern bir kent görünümündeki Ankara, geçmişte tarım yapılan köylerden oluşan bir yerleşim yeriydi. Kadınların günlük yaşamdan düğün merasimlerine kadar farklı alanlarda giydiği kıyafetler, bu kültürel geçmişin en canlı örneklerini sunuyor. Altındağ’da yer alan Altınköy Açık Hava Müzesi, Ankaralı kadınların geleneksel giyim tarzını yaşatmaya devam ediyor.

Ankaralı Kadınların Giyimindeki Yüzyıllık Dönüşüm  (3)

GÜNDELİK KIYAFETLERDE RAHATLIK ÖNEMLİ

Müze görevlilerinden edindiğimiz bilgilere göre, gündelik hayatta kullanılan kıyafetlerle düğünlerde tercih edilen kıyafetler arasında büyük farklar bulunuyor. Müze görevlisi, Ankara kadınlarının gündelik kıyafetlerine ilişkin şu bilgileri paylaştı:

"Gündelik Ankara kıyafetinde altta şalvar, çorap, yemeni ve yemeninin altına iç tülbent sarılır. Evde tülbent takılırken dışarı çıkarken ‘bürgü’ adı verilen, alnı ve çeneyi örten büyük bir eşarp kullanılır. Şalvarlar ise kadınların tarımda aktif rol alması nedeniyle rahatlık sağlaması için tercih edilmiştir."

DÜĞÜNLERDE GÖSTERİŞ ÖN PLANDA

Düğün merasimleri için giyilen kıyafetler ise çok daha süslü ve anlam yüklü. Bugün “bindallı" olarak bilinen elbiseler, geçmişte "üç etek adı verilen geleneksel kıyafetlerin evrilmiş hali. "Bindallılar üç etekten evrilerek bugünkü halini aldı. Gümüş kemer, beşi bir yerde, inciler ve altınlarla süslenen kıyafetlerin üstüne cepken giyilir. Cepkenler yaldızlarla bezeli olur. Başa ise altın süslemeli başlık takılır" diyen müze görevlisi, düğünlerde kadınların adeta birer sanat eseri gibi giyindiğini vurguladı.

Altındağ'da sıcaklarla birlikte önlem geldi! Parklar ilaçlandı
Altındağ'da sıcaklarla birlikte önlem geldi! Parklar ilaçlandı
İçeriği Görüntüle

Ankaralı Kadınların Giyimindeki Yüzyıllık Dönüşüm  (2)

ÜÇ ETEK ENTARİLER

Ankara’daki giyim kültürünün geçmişi 300 yıla kadar uzanıyor. Üç etek entariler bu geleneğin en eski örnekleri arasında. Yanları yırtmaçlı, önü açık ve yerle bir uzanan bu entarilerin altına holta adı verilen işlemeli şalvarlar giyiliyor. Yüzyılın ortalarında ise "iki etek" olarak adlandırılan elbiseler moda olmuş. Bu elbiseler kadife veya kalın ipekli kumaşlardan üretiliyor, sırma işli motiflerle süsleniyor. Zamanla "çantalı entari", ardından ise "kutu-içi entari" denilen ve günümüzdeki bindallıya benzeyen modeller ortaya çıkıyor.

ANKARA'YA ÖZGÜ YEMENİ ÖRTME

Kıyafetler sadece entariyle sınırlı değil. Baş süslemeleri de önemli bir yer tutuyor. Genç kadınlar alından enseye kadar uzanan kaküllü saç modelini tercih ederken, başlarına da oyalı yemeni veya işlemeli çevre örtüyorlardı. Fesler ise zamanla sadece yaşlılar tarafından kullanılmaya başlanmış. Yemeni örtüş tarzı bile Ankara’ya özgüydü. Kare şeklindeki yemeni ortadan üçgen şekilde katlanır, yan uçları başın üstüne konularak giyilirdi.

Muhabir: KÜBRA AÇIKGÖZ