Ankara, başkent olmanın ötesinde, tarih ve kültür açısından da zengin bir şehirdir. Bu güzel şehirde, tarihi zenginliklerle dolu pek çok yapı da mevcuttur. Bunlardan biri de Julianus Sütunu veya halk arasında daha yaygın olarak bilinen adıyla "Belkıs Minaresi"dir. Bu heybetli sütun, kentin merkezinde gizemli bir tarih ve hikâye taşır.
Son pagan Roma imparatoru olan Julianus'un Ankara'ya geleceği haber edildiği an, onu onurlandırmak adına 362 yılında "Julianus Sütunu" dikilmiştir.
Belkıs Minaresi, 2001 yılında restore edilmiştir. Yaklaşık 15 metre yüksekliğindeki sütun, yığma taş kullanılarak yapılmıştır. Korint şeklinde bir kafası ve yivli, halka şeklinde bir gövdesi vardır. Başlığın kuzey cephesi tamamen yıkılmış olsa da genel olarak iyi durumdadır. Kaidesi ve gövdesi son derece sade bir tasarıma sahip olup, başlığı akantus yapraklarından yapılmış kabartmalarla süslenmiştir. Andezitik bir platform üzerine yerleştirilen sütunun malzemesi beyaz-gri kireçtaşıdır.
Julianus Sütunu, yıllarca leylek yuvasıyla bütünleşmiş o sebeple de hafızalarda yer edinmiştir.
Haber: Tuğba Akkesen
