Son yıllarda hem okullarda hem de sosyal medyada artan akran zorbalığı, ciddi bir toplumsal tehlike hâline geldi. Fiziksel saldırıların yanı sıra, sözlü taciz, dışlama ve sanal zorbalık gibi psikolojik etkileri de olan şiddet türü çocukları zorluyor. Özellikle öğrencilerin hayat şartlarını olumsuz yönde etkileyen zorbalık türüne her geçen gün yenisi ekleniyor. Psikolog Aycan Aliyeva, konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
TEHLİKENİN ADI: "OYUN"
Sosyal medyada gündem hâline gelen 'boğaz sıkarak bayıltma' oyunu, çocuklar arasında giderek yaygınlaşıyor. Bu tehlikeli davranışı 'oyun' olarak adlandıran gençler, tehlikeyi destekler nitelikte birçok video paylaşıyor. Videolar nedeniyle çocukların piskolojisinin bozulduğunu belirten Psikolog Aycan Aliyeva, "Günümüzde akran zorbalığı sadece fiziksel ortamlarla sınırlı kalmamakta, aynı zamanda sosyal medya platformları da dahil olmak üzere dijital dünyada da ciddi problem hâline gelmektedir. Son zamanlarda sosyal medyada hızlıca yayılan ve çocukların ilgisini çeken "boğaz sıkarak bayıltma oyunu" olarak bilinen bu içerikler oldukça tehlikelidir. "Oyun" adı altında dijital dünyada sunulan bu içeriklerde çocuklar birbirlerinin boynuna baskı yaparak kısa süreli bayılma sağlamaktadır. Bu sözde oyun, oldukça büyük problemlere yol açabilir, bu durum beynin oksijensiz kalmasına yol açarak ciddi nörolojik hasarlara, kalıcı beyin travmalarına ve hatta ölüme bile sebep olabiliyor" ifadelerini kullandı.
"EĞLENCELİ BİR DENEYİM OLARAK ALGILANIYOR"
Çocuklar arasındaki bu tür davranışların önüne geçilmesi için çözüm önerilerinde bulunan Aliyeva, "Bu tür içeriklerin yayılması çocuklarda şiddetin normalleşmesine, riskli davranışların eğlenceli bir deneyim gibi algılanmasına yol açmaktadır. Bu içerikleri izleyen çocuklar, şiddeti eğlence ve cesaret göstergesi olarak da algılanabilmektedir. Aynı zamanda sosyal baskı nedeniyle çocuk, gruptan dışlanmamak, zorbalığa uğramamak için bu davranışı denemek zorunda hissedebiliyor" ifadelerine yer verdi.
Uzman isim, bu tür davranışların önüne geçebilmek için şu önerilerde bulundu:
"Ailelerin çocuklarının sosyal medya kullanımını yakından takip etmesi ve tehlikeli içerikleri fark ettiğinde mutlaka konuşması gerekiyor. Okullarda zorbalık ve dijital riskler üzerine bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı. Öğrenciler, zorbalık yapanın da zarar görebileceğini öğrenmeli.Psikolojik danışmanlık hizmetleri okul ortamlarında güçlendirilerek öğrencilerin duygularını sağlıklı ifade etmesine alan açılmalı. Çocuklara yalnızca “yapma” demek yerine, neden zararlı olduğunu açıklamak, empati kurdurmak ve alternatif başa çıkma yolları göstermek daha etkili olacaktır".
