Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle bu yıl 6'ncısı düzenlenen "Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları" kapsamında Kültür Sanat Muhabirleri, Siirt'in tarihi kültürel değerlerini yerinde inceleme fırsatı buldu. Programın ilk durağı olan Siirt'te gazeteciler, Tillo ilçesindeki "ışık hadisesi"ni hayranlıkla takip etti.
IŞIK HADİSESİ GERÇEKLEŞİYOR
Siirt'in Tillo ilçesi, her yıl yalnızca iki gün yaşanan sıra dışı ve bilimle harmanlanmış bir olaya ev sahipliği yapıyor. Güneşin, doğar doğmaz büyük alim İbrahim Hakkı Hazretleri'nin hocası İsmail Fakirullah'ın sandukasının başucunu aydınlatması. Bu olağanüstü olay, 18. yüzyılda yaşanmış büyük alim İbrahim Hakkı Hazretleri'nin astronomi bilgisini kullanarak inşa ettirdiği, dünyada benzeri olmayan bir düzenek sayesinde gerçekleşiyor. Yerel halkın "ışık hadisesi" dediği bu olay, her yıl 21 Mart ve 23 Eylül sabahlarında yaşanıyor.7
TİLLO'YA 3 KİLOMETRE UZAKLIKTA
İbrahim Hakkı Hazretleri, hocası İsmail Fakirullah'a olan vefasını sadece sözle değil, bilimle yazmış. Tillo'nun doğusunda yaklaşık 3kilometre uzaklıkta bir tepeye harçsız taşlarla bir duvar ördürmüş ve o duvarda küçük bir pencere açmış. Her yıl 21 Mart ve 23 Eylül'de ekinoks sabahlarında doğan güneş o pencereden geçiyor, türbe üzerindeki kule kırılıyor ve ışık tam hocasının sandukasının başucuna düşüyor. Bu 260 yıllık hesap, her yıl güneşle bir şekilde tutuluyor.
YARIM ASIR SONRA TEKRAR ESKİ YÖRÜNGESİNDE
1960'larda yapılan bir restorasyonda bu sistem ne yazık ki bozulmuştu. Güneş ışığı, yarım asır boyunca başucuna ulaşamadı ve yalnızca duvara çarptı. 2011 yılında Siirt Valiliği'nin girişimiyle TÜBİTAK ve çeşitli üniversitelerden uzmanlardan oluşan bilim kurulu devreye girerek yaptığı çalışmalar sonucu yeni bir pencere açıldı. Yarım yüzyıl sonra, güneş tekrar o eski yörüngesine döndü.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen kültür sanat muhabirleri, bu olağanüstü olaya yerinde tanıklık ederek hem hayranlıklarını gizleyemedi hem de tarihin bilimle nasıl buluştuğunu bir kez daha gördü. Siirt'teki bu ziyaret, programın geri kalan durakları olan Bitlis ve Van'a geçmeden önce gazeteciler için unutulmaz bir başlangıç oldu.
