Sakarya Meydan Muharebesi'nin 104. yıl dönümü dolayısıyla Ankara’nın Polatlı ilçesinde anlamlı bir anma programı düzenlendi. Türk milletinin bağımsızlık yolundaki en kritik adımlarından biri olan Sakarya Zaferi’nin yıl dönümünde, vatan uğruna can veren şehitler rahmetle yâd edilirken, Türk milletinin direniş ve bağımsızlık kararlılığı bir kez daha hatırlatıldı.

ANMA TÖRENİ ŞEHİTLİKTE BAŞLADI

Anma programı, Polatlı Sakarya Şehitliği'nde başladı. Şehitler için okunan duaların ardından törenler Cumhuriyet Meydanı’na taşındı. Gün boyunca devam eden etkinliklerde, hem geçmişin fedakârlıkları hem de bugünün kazanımları vurgulandı.

Tufan Gündüz’den Tarihsel Çağrı “Ne Dünya Dün Kuruldu, Ne De Türkiye” (2)

Programın ilerleyen saatlerinde, Dua Tepe Anıtı'nda kurulan alanda mehteran takımı konser verdi. Türk Hava Kuvvetleri'nin gerçekleştirdiği gösteri uçuşu ise izleyicilere gurur dolu anlar yaşattı. Katılımcılar, gökyüzünde sergilenen görsel şöleni uzun süre alkışladı.

PROTOKOL VE VATANDAŞLAR YOĞUN İLGİ GÖSTERDİ

Törene; Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Abdulkadir Polat, Ankara İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Cengiz Yıldız, Topçu ve Füze Okul Komutanı Tuğgeneral Ömer Şahin Selvi, Piyade Albay Fatih Gürses, akademisyen ve tarihçi Prof. Dr. Tufan Gündüz, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Kadir Çokçetin, Polatlı Kaymakamı Atilla Kantay, Polatlı Belediye Başkanı Mürsel Yıldızkaya, Polatlı Cumhuriyet Başsavcısı Celal Sarıdere ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Tufan Gündüz’den Tarihsel Çağrı “Ne Dünya Dün Kuruldu, Ne De Türkiye” (1)

"NE DÜNYA DÜN KURULDU, NE DE TÜRKİYE BUGÜN ORTAYA ÇIKTI"

Törende konuşma yapan tarihçi ve akademisyen Prof. Dr. Tufan Gündüz, geçmişi unutan toplumların geleceği inşa edemeyeceğine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Genel olarak şöyle bir kanaat oluştu: Dünya sanki dün kuruldu, Türkiye de bugün ortaya çıktı. Cep telefonu dün icat edilmişti, bugün bizim elimizde. İletişim imkânları zaten vardı; biz de bunlara bugün eriştik. Sanki biz doğmadan önce her şey hazırlanmıştı ve dünya bundan sonra da hep böyle devam edecekmiş gibi düşünülüyor. Oysa ne dünya dün kuruldu, ne de Türkiye bugün ortaya çıktı. Biz, çok büyük bir hengâmeden geçerek bugünlere geldik.

Osmanlı Devleti 1918’de Mondros Mütarekesi ile fiilen sona erdi. Bir imparatorluk olan Osmanlı, mütareke sonrası çözülmeye başladı. Herkes yolunu çizdi. Fakat bu imparatorluğun asıl sahibi olan Türklerin ne olacağı meselesi, 1918 itibarıyla en temel tartışma haline geldi.

17. Geleneksel Gaziler Sürüşü Etimesgut’ta gerçekleşti
17. Geleneksel Gaziler Sürüşü Etimesgut’ta gerçekleşti
İçeriği Görüntüle

Türkler Anadolu’da ne kadar toprakta kalacaktı? Nereye kadar Türkler yaşayabilecekti? Bu sorular o dönemin ana gündemiydi. Almanya, Bulgaristan, Avusturya ve Macaristan ile barış anlaşmaları imzalanırken, Osmanlı ile yapılacak barışın ertelenmesinin nedeni de buydu: Türklerin kaderi henüz belli değildi.”

YAHYA KEMAL'İN DİZELERİYLE TARİHE TANIKLIK

Konuşmasında Yahya Kemal Beyatlı’nın 1918 yılında kaleme aldığı şiirine de yer veren Gündüz, Türk milletinin yaşadığı acıyı ve direniş ruhunu şu dizelerle hatırlattı:

“Ölenler öldü, kalanlar müsait kaldı.
Vatanda son görülen bir cemaat kaldı.
Ölenler en sonu kurtuldular bu dağ dağdan
Ve göz kapaklarının ardında kalan
Eski vatan bizim diyar olur kaldı
Ta kıyamete kadar.
Kalanlar genç, ihtiyar, kadın, erkek
Yaşayıp gidiyor talihin azabıyla
Vatanda düşmanı seyretmek ızdırabıyla.”

Muhabir: ZEYNEP ÇİÇEK PAMUK