Fransa, siyasi tarihlerine bir kez daha krizle geçti. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından 9 Eylül’de başbakanlık görevine atanan Sebastien Lecornu, göreve geldikten sadece 27 gün sonra istifa etti. Lecornu’nun istifası, hem meclisteki güç dengelerini hem de ülkede erken seçim tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
KOŞULLAR SAĞLANMADIĞINDA BAŞBAKANLIK YAPILAMAZ
Beşinci Cumhuriyet’in en kısa süre görevde kalan başbakanı olarak tarihe geçen Lecornu, istifasının ardından Başbakanlık binasının bahçesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Başbakan olmak zorlu bir görevdir. Ama koşullar sağlanmadığında başbakanlık yapılamaz” sözleriyle görevi bırakma gerekçesini açıkladı.
Lecornu, görev süresi boyunca Meclis’te uzlaşma zemini aradığını, işveren örgütleri, sendikalar ve siyasi partilerle yoğun temaslarda bulunduğunu belirterek, “Son üç haftamı hem devletin hem de Sosyal Güvenlik’in bütçelerini geçirecek çoğunluğu oluşturmaya adadım. Ancak biz her adım attıkça o çizgiler daha geri çekiliyordu” ifadelerini kullandı.
Fransa Başbakanı, konuşmasında güvenlik, alım gücü, Yeni Kaledonya meselesi ve uluslararası krizlerin ülke gündemini zorladığını hatırlatarak, “49.3. madde parlamentoyu hizaya sokmak için bir araçtır ama tartışmaları engellemek için değil. Meclis son sözü söylemelidir” diyerek parlamenter sürecin önemine vurgu yaptı.
