Türk Halk Müziği'nin unutulmaz seslerinden, TRT Erzurum Radyosu’nun emekli sanatçısı Bahattin Karakoç (74), Erzurum’da son yolculuğuna uğurlandı. Uzun süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden usta sanatçının vefatı, sanat dünyasında ve hayranları arasında derin üzüntüye yol açtı.
PASİNLER'DEN SAHNELERE UZANAN YOLCULUK
1951 yılında Erzurum’un Pasinler ilçesine bağlı Büyükdere köyünde dünyaya gelen Bahattin Karakoç, çocukluk yıllarını ekonomik zorluklarla geçirdi. Hayatındaki dönüm noktası, Ankara’daki ağabeyinin yanına gitmesiyle başladı. 1965 yılından itibaren sahneye adım atan Karakoç, güçlü ve tok sesiyle kısa sürede dikkat çekmeyi başardı.
Başkentteki önemli gazinolarda sahne alan Karakoç, Belkıs Akkale, Neşet Ertaş, Müslüm Gürses, Selahattin Alpay ve İbrahim Tatlıses gibi dönemin önde gelen sanatçılarıyla aynı sahnede yer aldı. Anadolu’nun birçok kentinde verdiği konserlerle geniş bir dinleyici kitlesine ulaştı.
TRT YILLARI VE "AYAKLI KÜTÜPHANE" UNVANI
1976 yılında Ankara Radyosu’nun açtığı sınavı kazanarak “bölge sanatçısı” unvanını alan Karakoç, 1982’de TRT Erzurum Radyosu bünyesine katıldı. Yöresel tavırlara olan bağlılığı ve Türk Halk Müziği repertuvarındaki derin bilgisi sayesinde meslektaşları tarafından “ayaklı kütüphane” olarak anıldı. 33 yıl süren TRT kariyerinin ardından 2016 yılında emekli oldu.
Özellikle uzun hava yorumlarındaki ustalığıyla tanınan sanatçı, Doğu Anadolu’nun duygulu ezgileri, İç Anadolu’nun bozlakları ve Güneydoğu’nun hoyratlarını özgün üslubuyla dinleyicilere aktardı.
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
Bahattin Karakoç için Narmanlı Cami’de öğle namazını takiben cenaze töreni düzenlendi. Ailesi, dostları ve çok sayıda seveninin katıldığı törende duygusal anlar yaşandı. Karakoç, dualarla Erzurum Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Sanat camiasından pek çok isim, TRT’de birlikte çalıştığı arkadaşları ve hayranları, usta sanatçının ardından, “Türk Halk Müziği büyük bir çınarını kaybetti” sözleriyle üzüntülerini dile getirdi. Beş çocuk babası olan Bahattin Karakoç’un adı, sesiyle hayat verdiği türkülerde ve yetiştirdiği sanatçı kuşaklarında yaşamaya devam edecek.
