Ziyaret sırasında Polatlı’daki tarım sorunlarını yerinde tespit eden Kılıç, bu sorunları Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıyacaklarını açıkladı.

10 Ekim'de Ankara'nın En Sıcak İlçesi Seçildi! İşte Ankara'nın En Sıcak İlçesi 10 Ekim'de Ankara'nın En Sıcak İlçesi Seçildi! İşte Ankara'nın En Sıcak İlçesi

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.17.41

Kılıç, Saadet Partisi Polatlı İlçe Başkanı Mehmet Kara ve yönetimiyle birlikte Polatlı Ticaret Borsası, Polatlı Ticaret Odası ve Esnaf Kefalet Kooperatifi’ni ziyaret etti. Tarım sektöründeki zorlukları yerinde gözlemleyen Kılıç, bu süreçte çiftçilerin yaşadığı sorunlara dair kapsamlı bilgi topladı.

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.17.42 (1)

Ziyaretlerin ardından Saadet Partisi Polatlı İlçe Başkanlığı önünde bir basın toplantısı düzenleyen Kılıç, tarım sorunlarının çözümü için 14 maddelik bir eylem planı sundu. Bu plan, Polatlı’daki çiftçilerin karşılaştığı zorlukların giderilmesine yönelik kapsamlı bir yaklaşımı içeriyor. Kılıç, tarım sektörünün desteklenmesi ve sorunlarının çözülmesi için gerekli adımları atacaklarını ve bu konuyu TBMM’de gündeme getireceklerini belirtti.

Whatsapp Image 2024 08 23 At 20.14.51 (2)

“KAYNAKLARI DAHA VERİMLİ KULLANMALIYIZ”

Tespit ettikleri sorunları TBMM Tarım komisyonuna sunacaklarını belirten Kılıç, gazetemize Polatlı ziyareti ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.17.42

"Bugün Polatlı Ticaret Borsası'nı, Ziraat Odası'nı ve Esnaf Kefalet Kooperatifi'ni ziyaret ettik. Bu ziyaretlerde çiftçilerimizin ve esnafımızın sorunları hakkında bilgi aldık. Ayrıca esnaf ziyaretlerimizde de bir takım bilgiler topladık. Şimdi teşkilatımızda bu bilgileri değerlendireceğiz ve sonuç olarak bir rapor hazırlayıp Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunacağız. Tarım Komisyonu'nun, Tarım Bakanlığı'nın öncülüğünde toplanması ve mevcut sorunlara acil çözümler üretmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.39 (1)

Ülkemiz, tarımda güçlü potansiyeli olan bir ülke. Ancak, denizlerimizden, tarım alanlarımızdan ve ormanlarımızdan yeterince faydalanamıyoruz. Bu kaynakları daha etkin ve verimli kullanmalıyız. Güçlü bir ülke olarak, bu gücümüzü halkımıza ve dünyaya göstermeliyiz. Adaletin hakim olmasını, güvenin yeniden tesis edilmesini ve liyakatli insanların ülkeyi yönetmesini arzu ediyoruz. Hep birlikte omuz omuza vererek ülkemizi bu sıkıntılı durumdan kurtaralım. Bu vesileyle, siz değerli basın mensuplarımız aracılığıyla halkımıza seslenmek istiyoruz."

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.39 (2)

“BİZİM İÇİN TARIM MİLLİ GÜVENLİK MESELESİDİR”

Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç ise, SP İlçe Başkanlığı önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.39

“Saadet Partisi olarak bugün burada, üreticilerimizle bir araya gelerek sorunlarımızı tespit etmek ve çözümü için bunları meclis gündemine taşımak üzere bir çalışmanın içerisindeyiz. Biliyoruz ki, sorunlar yalnızca yerinde ve bu sorunların mağdurlarıyla bir araya gelinerek tespit edilebilir. Yetki sahipleri çoğunlukla, tarladaki yangından, sulama sorunundan, artan maliyetlerden habersizdirler. Çünkü ne yazık ki sahaya inmiyor ve vatandaşa kulak vermiyorlar. Bunun sonucunda sorunlar büyüdükçe büyüyor, çözümleri zorlaşıyor. Biz, yaşanan mağduriyetleri sahada tespit ederek, çözüm önerilerimizle birlikte bunları gündeme getiriyoruz. Ülkemizin birçok noktasında orman yangınları sonucunda canlarımızı yitirdik, tarlaya baktığınızda başka bir yangınla karşı karşıyayız. Geçtiğimiz gün, Tarım ve Orman Bakanlığımız ile birlikte Meclisimizin Tarım ve Köyişleri Komisyonunu acil toplantıya çağırdık. Çünkü yaşadığımız sorunlar acil önlem almayı gerektiren ciddi sorunlardır. Şimdi önlem alınmaz ise (Allah muhafaza) pahalılık daha fazla artacak, vatandaş çarşıda pazarda alacak ürün bulamaz hale gelecektir. Bizim her zaman vurguladığımız bir husus vardır; bizim için tarım bir milli güvenlik meselesidir.

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.40 (1)

TARIMA YATIRIM HAYAT KURTARIR

Tarım ve hayvancılığa bu hassasiyetle bakmadığımız sürece üretemeyiz, dışardan ithal edilen ürünlere mahkûm hale getiriliriz. Tarım ve hayvancılık dediğimiz gıdadır. Gıda ise insanın en temel ihtiyacıdır. Verimli geniş tarım arazileri ve su kaynaklarına sahip olan ülkemizin tarım ürünlerinde dışarıya bağımlı olmasını kabul edemeyiz. Üreteceğiz ki hem kendimize yetebilelim hem de ihracat yapacak ekonomimize katkı sağlayabilelim. Ancak bugün ne yazık ki mevcut Tarım ve Hayvancılık politikası üretime değil, ithalata dayandırılmış durumdadır. Bu yanlıştır, tarım ve hayvancılıktaki bu yaklaşım derhal değişmelidir. Dünyada gıda enflasyonunun en yüksek olduğu ilk beş ülke arasındayız. Peki neden? Üretecek tarlamız mı yok? Hayır, bolca arazimiz var. Ekecek insanımız mı yok? Hayır, imkânı olan her insanımız tarlasını eker. Sulayacak suyumuz mu yok? Hayır, suyumuz da var. Peki ya neden? Çünkü uygulanan tarım ve hayvancılık politikası yanlış. Eğer bu politika yanlış olmasaydı biz tarımda hem kendimize yetebilir halde olur hem de fazlasını ihraç ederek ekonomiye can katmış olurduk. Artan maliyetler, mazot, elektrik, gübre, yem... gibi kalemler üreticilerimizin belini büküyor. Buna önlem alınamaz mı? Pekâlâ alınabilir. Çiftçinin bu girdi kalemlerinden en azından KDV, ÖTV almazsınız, böylece yükü hafifletmiş olursunuz. Geçenlerde büyük şirketlerin vergi vermediği ortaya çıktı ve biz grup olarak bunlar araştırılsın dedik. Evet, büyük şirketler vergi vermezken, holdinglere vergi muafiyeti getirilirken çiftçinin mazotundan vergi alınmasını bizler kabul edemeyiz. Diğer yandan, çiftçilerimize kanunun belirlediği miktarda, yani çiftçilerimizin hakkı olan miktarda destek yapılmıyor. 2006 yılında çıkarılan Tarım Kanununa göre çiftçilerimize yapılacak destekler her yıl milli gelirin %1'inden az olamaz deniliyor. Fakat ama baktığınızda o seneden bu yana hiçbir yılda bu kanuna uygun hareket edilmemiş. Çiftçilerimize yapılan destekler her zaman bu oranın altında kalmış, yani hakkı olan destek miktarı çiftçilerimize ödenmemiş.

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.40 (2)

EĞER ÜRETİCİYİ DESTEKLEMEZSENİZ BUNDAN HİÇ KİMSENİN KAZANCI OLMAZ

Geçtiğimiz yıl, 26 Trilyon 276 Milyar Milli Gelir içerisinde Tarımsal desteklerin Tarım Kanununa göre destek miktarı 260 Milyar TL olması gerekirken, yapılan destek sadece 63 Milyar TL'de kalmıştır. Çiftçinin hakkı olan 200 Milyar TL faiz ödemelerine, bütçe açıklarına aktarılmıştır. Eğer üreticiyi desteklemezseniz bundan hiç kimsenin kazancı olmaz. Çiftçimiz özetle diyor ki; DESTEK VERİN ÜRETELİM, İTHALATA SON VERELİM! Polatlı İlçemiz, yüksek tarım ve hayvancılık potansiyeli ile bir merkez konumundadır. Tahıl üretimi, soğan ve patates başta olmak üzere, besi hayvancılığında da Türkiye'de 1 numara olmaya aday merkezlerimizden birisidir. Ancak demin bahsettiğim, yanlış tarım politikası Polatlı ilçemizdeki üretimi de olumsuz etkilemektedir. Girdi maliyetleri yüksek, su olanakları yerince geliştirilmiş değil, hem ülkemiz sathında hem de Polatlı ilçemiz özelinde nitelikli bir üretim planlaması yapılmış değil.

Whatsapp Image 2024 08 23 At 20.14.51 (1)

POLATLI TARIM SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN 14 MADDE

Polatlı ilçemizde:

1- İklim ve yağış rejimine göre Sakarya ve Porsuk nehri bazı yıllarda kurumakta bu da çiftçilerin sulama sorununu önemli ölçüde artırmaktadır. Özellikle kurusoğan, şekerpancarı, kavun ve karpuz üretiminde önemli verim kayıpları olmakta ilçe üretimini olumsuz yönde etkilemektedir. Buradaki sorunları gidermek için Gökpınar barajı ile birlikte İlyaspaşa sulama ağının daha etkin kullanılması gerekmektedir

2- Bazı hayvan çiftliklerinin yerleşim yerlerine yakın olması ister istemez bazı sorunlara sebep olabiliyor Polatlı ilçemizde yerleşim yerlerin uzağında hazine arazileri üzerinde organize hayvancılık bölgeleri oluşturulmalı, yatırımcıların işi kolaylaştırılmalı ve teşvik edilmelidir. Ayrıca Polatlı İlçesinde damızlık hayvan üretim tesisleri kurulması için pilot bölge kapsamına alınmalı ve teşvik edilmelidir.

3- Hayvancılığın geliştirilmesi için çiğ süt desteklemesine üst düzeyde litre başına prim verilmelidir. Gerekli olan besi ve süt inekçiliği için materyal temininde güçlük çekilmemeli, bu husus son derecede önemlidir.

4- Ulusal Süt Konseyi, süt fiyatı belirlerken mutlaka maliyetleri göz önüne almalıdır. Maliyetlerin altında alım fiyatı belirlenmemelidir.

5- İlçemizdeki meraların tahdit ve tahsis ile ilgili işlemlerim tam yapılabilmesi için yeterli ödenek ayrılmalı, doğabilecek ihtilaflar ortadan kaldırılmalı, geniş çapta hayvancılık yapacak işletmelerin de mera ihtiyaçları ortadan kaldırılmalı, mera ıslahına azami ağırlık verilmelidir. Bunlar arasında halihazırda devam eden çalışmalar bir an önce tamamlanmalıdır

6- Soğan ve patates üretiminin planlanması, yeni çeşitlerin geliştirilmesi, daha çok ihracata yönelik soğan mahsulünün yetiştirilmesinde üretim daha üst seviyeye çıkarılmalıdır.

7- Hububatın önemli hastalıklarından olan kök boğazı yanıklığı ile kök çürüklüğü, ürün kayıplarına sebep olmakta ve kaliteli üretime de engel teşkil etmektedir. Bunların önüne geçebilmek için Tarım İşletmeleri tarafından yapılan tohum ilaçlamalarında yeni bir takım ilaçlama tekniklerine gidilerek, kök boğazı yanıklığı ve kök çürüklüğü ile daha etkin bir mücadele yapılmalıdır

8- Özellikle nehirlerden yapılan tarımsal sulamaların DSİ tarafından oluşturulacak ekiplerle mutlak suretle denetimler yapılmalı ve su israfının önüne geçilmelidir.

9. Maliyetin düşürülmesi, arazi kullanım kabiliyetinin artırılması ve planlı tarıma geçilebilmesi için Polatlı'da toplulaştırılma işlemleri bir an önce yapılmalıdır.

10- Polatlı'mızda üretim yapan ancak çiftçi kayıt sisteminde kayıtlı olmadığı için üreticilerimiz tespit edilerek desteklerden faydalanamayan yararlandırılmalıdır.

11- Ürün fiyatları belirlenirken maliyetler mutlaka hesaplanmalıdır, örneğin mazota %100 den fazla zam gelmişken buğday fiyatına %12 zam yaparsanız Üreticiye zarar ettirmiş olursunuz.

12- Çiftçilerimize ödenecek destekler tam ve zamanında ödenmelidir. Destekler hasattan önce ekim yapılırken ödenmeli ki üretim maliyetleri karşılansın. Ancak böyle yapılmadığı zaman çiftçilerimiz borçla harçla üretim yapmaya zorlanıyor ve sonuçta yüksek oranda faiz ödemek zorunda kalıyor.

13- Pancar şekerinin pazar payı eksiliyor, bunun yerine zararlı olan şuruplar ve tatlandırıcılar piyasaya sokuluyor. Zararlı şuruplar yerine doğal ve zararsız olan pancar şekeri kullanılmalı ki hem halk sağlığı korunsun hem de Polatlı'mızın pancar şekeri üretimi artsın.

14- Elektriğe yapılan son zam hem tarımda maliyeti arttırmış hem de esnaflarımızın maliyetlerini arttırmıştır. Bu zamlar geri çekilmelidir. Halihazırda üreticilerimiz ve esnaflarımız zaten maliyetlerin altında ezilmektedirler.

TARIM YOKSA TİCARET YOK, TİCARET YOKSA ESNAF YOK!

Şunu unutmayalım ki; Ticaret ile tarım birbirine bağlıdır. Polatlılı çiftçimiz Polatlı'da çiftçilerimiz para kazanamazsa harcama yapamazsa Polatlı'mızın esnafı da kazanamıyor. Üretici kazanacak ki ticaret dönsün. Saadet partisi olarak; Tarım ve hayvancılıkta yaşanılan sorunları meclis genel kurulundaki konuşmalarımızda, basın açıklamalarımızda ve soru önergelerimiz vasıtasıyla gündeme getiriyoruz.

Bugün Polatlı ilçemizde yaşanan sorunları da gerekli yerlere ulaştıracağız, bu sorunların çözümü için çalışacağız. Ancak bilinmesi gereken bir gerçek var o da şudur; Biz Üretim! Üretim! Üretim! dedikçe iktidar inatla tarım ve hayvancılıkta ithalata dayalı anlayışı tatbik etti ve bunu üzülerek ifade ediyorum ki halen sürdürüyor.

Whatsapp Image 2024 08 25 At 14.18.40

ÇİFTÇİ NASIL ÜRETİM YAPACAK?

Türkiye, tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerle birlikte hayvansal ürün üretiminde kendi kendine yetebilen bir ülke iken, maalesef gelinen noktada temel ihtiyaçlarımızı ithalat yöntemiyle karşılar durumuna geldik. Şunu sormak durumundayız, siz en temel girdi kalemlerine her gün zam yaparken, çiftçinin hakkı olan destekleri zamanında ve gerektiği kadar ödemezken çiftçi nasıl üretim yapacak?

Biz bu konuda daha geçtiğimiz ay Tarım ve Orman Bakanlığına bir soru önergesi sunduk, Bizim bu durumda tarımda ivedilikle yapılması gerektiğini ifade ettiğimiz hususlar şunlardır,

* Artan maliyetlerden dolayı üretimi durdurmak zorunda kalan çiftçilere yeni destekler ödenmeli ve hasat zamanı kayıpsız atlatılmalıdır.

* TMO özellikle tahıl ürünü alımındaki kotayı kaldırmalıdır, daha çok üretmeyi teşvik etmelidir. Temel gırdı kalemleri olan mazot, gübre, elektrik, su ve yem gibi kalemlerde vergi sıfırlanmalıdır.

Boş bırakılan tarlalar tespit edilmeli ve buralarda üretim teşvik edilmeli, gerekli destek sağlanmalıdır.

Çiftçi kayıt sisteminde yer almayan üreticiler tespit edilmeli ve faaliyetleri desteklenmelidir.

Bahsettiğimiz gibi önlemler ivedilikle alınmazsa üzülerek ifade ediyorum ki; gıda ürünü temininde çok daha ciddi sorunlarla karşı karşıya kalırız.

Sözlerimi toparlarken son olarak ifade etmek isterim ki, Bizler, toprağına bağlı, memleketini seven ve ülkesinin menfaatini önceleyen insanlarız. Taşı toprağı altın olarak bilinen memleketimizde üreticilerimizin sorun yaşamaması gerektiğini düşünüyoruz. Aynı şekilde eğer doğru kullanılırsa, bu ülke kaynaklarının 85 milyon vatandaşımızın tamamının refah içinde yaşaması için fazlasıyla yeterli olduğunun da bilincindeyiz. ADIL DEVLET, ADİL PAYLAŞIM, İNSANCA YAŞAM diyor, ülkemizin ve milletimizin menfaati için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bugün Polatlı'mızda yaptığımız bu çalışmadan da hayırlı neticeler almayı Cenab-ı Allahtan niyaz ediyoruz. Katılımınızdan dolayı siz değerli basın mensubu kardeşlerime ve kıymetli misafirlerimize teşekkür ediyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”

Muhabir: ÇAĞRI ARCAKLIOĞLU