'

Kişilik, bireyin özünü yansıttığı doğuştan var olan genetik özellikleri ve çevresel koşullarla birlikte sonradan kazanılan özelliklerin bütünüdür. Kişilik, bireyin zihinsel, duygusal, sosyal ve fiziksel özelliklerinin süreklilik gösteren yönlerini içerir. Kişiliğin gelişiminde altın çağ olarak kabul edilen 5-6 yaşlarında kişilik gelişimi tamamlanmış olur.

Bakım veren ebeveynlerin çocuğa karşı tutumları, kişilik gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Çocuk dünyaya geldiğinde ilk sosyal ortam olarak aile içerisinde yer alır. Çocuk, bakım veren ebeveynlerin tutumları ve yaklaşımlarını bir ayna gibi yansıtmaktadır. Çocuğun sağlıklı ilişkiler kurabilmesi ve aynı zamanda yetişmekte olduğu toplumun ahlaki ve kültürel değerlerini benimsemesinde de bakım veren ebeveynlerin yaklaşımı büyük rol oynamaktadır.  Bu noktada kişilik gelişiminde anne ve babanın çocuğa karşı yaklaşımlarının bir kısmı olumlu iken bir kısmı da olumsuz olabilmektedir. Anne baba tutumları belli başlı bir çerçeve kalıbında incelenir. Otoriter, aşırı koruyucu, aşırı serbest aile tutumlarının çocuğun kişilik ve benlik gelişimini olumsuz yönde etkilediği kabul edilmektedir.  Demokratik tutumlar ise olumlu kişilik ve benlik gelişimine etki eder. Bakım veren ebeveynler hem çocuğu denetler hem de çocuğun ihtiyaçlarını karşılamasına olanak sağlar.

Sadece tutumlar ile çocuğun kişilik ve benlik gelişimi olumlu ya da olumsuz etkilenmez. Çocuğun ilk bulunduğu sosyal ortam aile olduğu için anne ve babanın tüm sergilemiş olduğu davranış kalıpları önem taşımaktadır. Anne ve babanın davranışları tutarlı, kararlı ve güven verici olmalıdır. Belli sınırlar içinde çocuğun bazı davranışları yapmalarına izin verilir ve böylelikle sorumluluk duygusunun da gelişimine katkı sağlanır.

UZM. PSK. DAN. & AİLE DANIŞMANI

İZGEL ÇAVLAN YÜKSEL