YAZAR: CANER BAŞAR

Gordion' un tarihi M.Ö. 3000 yılına (eski tunç çağı) kadar dayanmaktadır. Yaklaşık olarak M.Ö. 3000'li yıllara (M.Ö.3000-2000) rastlayan Eski Tunç Çağı, Gordion'da yerleşimin bilinen ilk safhasıdır. Gordion Eski Tunç Çağı'nda(M.Ö.3000-2000) Hattilerin, Orta ve Geç Tunç Çağı'nda (M.Ö. 2000 - 1100) Asur ve Hititlerin, Demir Çağında (M.Ö.1100 - 620) Friglerin önemli bir yerleşme yeri idi.

Ünlü Gordion şehrinin kalıntıları; Ankara'ya 94 km uzaklıkta, Eskişehir yönünde, Sakarya (sangarios) Irmağı kıyısında, Polatlı'nın Yassıhöyük köyündedir. Başkenti Gordion olan Frigülkesi Ankara, Afyon ve Eskişehir'in tümünü, Konya, Isparta ve Burdur illerinin kuzey, Kütahya'nın ise doğu bölümünü kapsamaktaydı. Doğuda Kappadokia (Doğu kaynaklarında Tabal ve Kaşku ülkeleri), sonraları Galatia, güneyde Lykaonia, Pisidia; batıda Lydia, Karia; kuzeyde de Bithynia ve Paphlagonia bölgeleri ile çevriliydi. M.Ö. 1. binyılda Gordion, eskiçağda Anadolu’da kurulan Frig Krallığı'nın başkenti olmuştur ve Gordios adlı (frig başkenti kurucusu) Frig kralının adını almıştır. Demir çemberli tekerlerin aşındırdığı Kral Yolu'nda bir gün eski bir araba yol almaktadır. Arabayı kullanan gence yaşlı annesi ve orman işçisi babası eşlik etmektedir. Annesinin doğduğu Telmesos'u bugünkü Fethiye'yi ve liman kenti Patara'yı arkalarında bırakalı günler olmuştu. Bey dağlarını ve Batı. Toroslar'ı aşıp kuzeye Frig ülkesine doğru yönelmektedirler. Frig Kralı Gordios ölmüştür. Halk çok üzgündür. Kralın yerine geçecek kimse yoktur. Ülkenin ileri gelenleri toplanır ve kahinlerden yardım ister. Kahinler kehanette bulunurlar ve şu andan itibaren Gordion'a arabasıyla ilk giren kral olacaktır. O Kral Midas'tır artık. Midas Frig ülkesinin Gordios tan Sonra bilinen ikinci kralıydı. Tarihçi Arianos'a göre Gordios Telmesos'lu (Fethiye) bir kadınla evlenmiş ve Midas adını verdiği bir oğlu olmuştur. Geçmiş dönemlerine ait kesin bilgiler bulunmayan Friglerin Midas, en çok bilinen ve meşhur kralıdır. Kent en parlak dönemini Kral Midas’ın dönemi olan M.Ö. 725 ve 675 yılları arasında yaşamış, bütün Orta ve Güneydoğu Anadolu'ya egemen, güçlü bir krallık düzeyine ulaşmışlardır.

Frig kralları ya Gordios yada Midas olarak anılırdı. Bu dönem Asur kayıtlarında da Friglerle ilgili ifadelere rastlanmaktadır. Midas’ın kral oluşu gibi yaşamı ve ölümü üzerine de mitolojiler yazılmıştır. Yaşamı boyunca acılar çekmiş olan Midas’ı eşek kulaklarıyla ünlenen bir kral olarak da tanırız. Hacettepe Üniversitesi Hastanesinde yapılan bilimsel çalışmalarda, Midas'ın ana karnında bir hastalığa yakalandığı ve kulak kanalları asimetrik olarak doğduğu anlaşıldı. Asimetrik kulak yapısı nadir görülen bir hastalık şekli. Önden veya arkadan bakıldığı zaman bir kulağın diğerinden çok daha yukarıda veya aşağıda olduğu görülür. Çirkin bir görünüm oluşturan bu hastalık Midas'ın kafatasında belirgin izler de bırakmış. Halkından utanan Midas'ın sürekli olarak başına geçirdiği bir serpuşla gezdiği, kulaklarını hiçbir zaman göremeyen halkının ise, Krallarının kulakları hakkında yorum yaparak, göremedikleri kulakları eşek kulağına benzeterek Kralları hakkında dedikodu yaptıkları düşüncesi kuvvet kazandı. Midas hakkındaki mitolojilerden birisindeyse şarap tanrısı Dionysos, Kral'a ne isterse dileyebileceğini söylemiş. Midas ise, "Dokunduğum her şey altın olsun." demiş. O günden sonra Kral Midas neye dokunduysa altın olmuş. Önceleri çok hoşuna giden bu tılsım daha sonra Midas'ın başına bela olmuş. Yemek için elini dokunduğu ekmek altın olmuş, dudağını değdirdiği şarap altın külçesine dönüşmüş. Sevdiği hiç kimseye dokunamaz, herhangi bir şeyi yiyemez ve içemez olmuş. Hatasını anlayınca da, şarap tanrısı Dionysost'an bağışlanmasını istemiş. Dionysos, Midas'a acımış ve Paktolos ırmağında (Lidya'da Sardis'te) yıkanmasını sağlayarak onu bu beladan kurtarmış. O günden sonrada ırmağın kumu altın olmuş. Midas'ın efsanede her dokunduğunu altın yapması her ne kadar ezoterik bir motif olsa da kökenini bu dönemdeki Frigler'in zenginlikleri için anlatılanlardan almıştır. Mitolojide dokunduğu herşeyi altına dönüştüren dünyanın en zengin ve güçlü kralı Midas'ın mezarında 1 gr dahi altın bulunamaması belki de mitolojinin sonunun doğruluğunu kanıtlamaktadır.

DEVAMI YARIN...

'