Tarih kokan şehrimizin içinden bir tarih daha çıkması tarihçiler kadar bizleri de heyecanlandırıyor. Bugün Belediye Basın ve Halkla İlişkiler Müdürümüz Sayın Murat KURT ile yaptığımız söyleşide ortaya çıkan fakat kendisinin daha önce defalarca tanıtımını yaptığı Hacı Bektaşi Veli’nin mezarı nerede başlıklı youtube tanıtımından bahsetmek istiyorum. Videonun linkini köşemin sonunda ekleyeceğim, dileyen okuyucularımız buradan tamamını izleyebilirler.

Burada şunu üzerine basa, basa anlatmak istiyorum. Bizler tarih kokan bu şehirde tarihin içinde yaşayanlar olarak gerçekten çok şanslıyız. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış güzel vatanımızın güzel bir ilçesi olan Polatlı’da tabiri caiz ise tarih fışkırıyor. İşte bu sohbetimize istinaden büyük çaba gösteren Murat bey güzel başarılı işlerin bir başlangıcına vesile olmuş olacaktır ki devamında Hacı Bayram Veli Üniversitesinin profesörlerinin dikkatini çekmiş olacak. Tabi ki bu noktada tarihin ortaya çıkması tanıtımı ve çaba sarf edilmesinde büyük katksısı olan Belediye Başkanımız Sayın Mürsel Yıldızkaya’ya da teşekkür etmeden geçemem.

Bahsettiğim ve linkini aşağıya bıraktığım videoda Kızılcagün Tv’den Taner Topçu'nun sunduğu Gizlenenin Peşinde programında Hacı Bektaş'ın mezarı nerede? konusu konuşuluyor. Program konuğu, Polatlı Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Murat Kurt Polatlı’da Tekke köyünde bu mezar hakkında bilgi veriyor. Programda Velâyet-nâme-i Hacı Bektâş-ı Velî kitabı incelemesi, Fatma bacı, Karacaahmed, Sulucakara höyük ve Hacı Tuğrul isimlerinin tarihteki önemi ve Polatlı’nın tarihimizdeki önemli rolü de ele alınmış.

Bu tür tanıtımlar şehrimize büyük değer katar, POTA Kadim Koç’u da bu noktada anmadan geçemem. Yiğidi öldür hakkını yeme derler atasözlerimiz ne güzel söyler. Bu şehir için Polatlı tarihi için yılmadan, bıkmadan, yorulmadan mücadele eden isimlerden birisidir. Bizler tarihimizi en iyi şekilde anlatırsak, turizm ve yatırım noktasında da değer kazanırız. Tabi ki ilçemiz tarım konusunda oldukça yeri ve önemi büyük bir seviyede, fakat turizm noktasında da öyle olması gerekir. Nasıl tarımı sırtlayıp ülkenin tahıl ambarı olma konusunda iddialıysak turizm konusunda da öyle olmalıyız.

Bizim içinde bulunduğumuz şehit kanlarıyla sulanan bu toprakların hakkını vermek, tanıtımını yapmak durumundayız. Bunun için yerel idare oldukça yüksek rakamlarda ödenekler ayırmaktadır. Sadece ayrılan paralarla bu işlerin olmadığını görmekteyiz, halkımızın da kendi şehrine kendi şehrindeki bu tarihe sahip çıkması ve etrafında zaman, zaman dillendirmesi son derece önemlidir. Tarih şehri ilçemizin ilk önce Ankara’nın daha sonra ülkemizin ardından Dünyanın dikkatini çekmesini sağlamalıyız. Bu konuda çevre ilçe ve illerde tarihe verilen önem ve değer sonrasında şehrin ekonomisine ciddi katkılar sunduğunu net bir şekilde görmekteyiz. Bizlerde tarihimizi en iyi şekilde anlatmak ve kanıtlamak misafirperverliğimizi göstererek şehrimize bu noktada da sahip çıkmalıyız. Sağlıcakla Kalın.