TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, "Ormanlarımızı yok eden keyfi uygulamaları kabul etmiyoruz, halkın ortak varlıklarının en önemlisi olan ormanlarımızı yok eden anlayışı reddediyoruz" başlıklı bir basın açıklaması yaptı. 

"AK PARTİ İKTİDARINDA ÇEVRE TAHRİBATI ÇIKTI" 

Koramaz, AK Parti hükümetinin iktidara gelmesinden bu yana çevre koruma yasalarının altından yapılaşma ve çevre tahribatı çıktığını belirterek, "Koruma amacıyla yapılan yasal düzenlemeler, korunması gereken alanlarda nasıl ve ne şekilde yapılar yapılabileceğini tarif eden metinlere dönüştürüldü. Kıyılar, yaylalar, meralar, ormanlar düzenlemelerin ardından turizme, sanayi alanlarına, enerji santrallerine, maden işletmelerine ve lüks konut projelerine dönüştü"  şeklinde konuştu. 

Orman, kıyı ve yayla alanlarının turizm, sanayi ve enerji projelerine açıldığını vurgulayan Koramaz, 6831 sayılı Orman Yasası'nın 31 kez değiştirildiğini ve bu değişikliklerin ormanların yapısını bozduğunu ifade ederek şunları kaydetti:

"Bu değişiklikler, ormanların yapısını bozan, madenciliğe açan, HES ve RES projelerine kolaylık sağlayan, altyapı ve atık tesislerine olanak tanıyan düzenlemelerdir. Bu uygulamalar, Anayasamızla korunan ormanlarımızın parçalanmasına ve bütünlüklerinin bozulmasına yol açmıştır."

"BU DÜZENLEME ANAYASA AYKIRIDIR" 

2018 yılında çıkarılan 7139 sayılı torba yasayla getirilen "Ek-16" maddesinin, orman alanlarının Cumhurbaşkanı kararıyla orman sınırları dışına çıkarılmasına olanak tanıdığını söyleyen Koramaz, Anayasa’nın 169. Maddesi’ne atıfta bulunarak, bu düzenlemenin Anayasa'ya aykırı bulunduğunu hatırlattı. Koramaz, "69. Madde, yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirilmesini, bu alanlarda tarım ve hayvancılık yapılamayacağını belirtir. Bütün ormanların gözetimi devlete aittir ve mülkiyet devredilemez. Ormanlar, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz; ormanlara zarar verecek hiçbir faaliyete izin verilmez. Orman suçları için af çıkarılamaz."

"MONARŞİK YÖNETİM KEYFİYETİNE DÖNÜŞTÜ" 

Son günlerde yayımlanan Cumhurbaşkanı kararları ile toplam 422 kadastral parselin orman sınırları dışına çıkarıldığını belirten Koramaz, bu sürecin adeta "monarşik yönetim" keyfiyetine dönüştüğünü ifade etti. Yaklaşık 8.654.160 m² alanın, hiçbir gerekçe ya da bilimsel rapor olmadan orman dışına çıkarıldığını söyledi. 

20 Mayıs 2024 tarihinde Kastamonu ilinde, 28 Haziran 2024 tarihinde Artvin, Bitlis, İstanbul ve İzmir illerinde, 17 Temmuz 2024 tarihinde Amasya, Balıkesir, Kastamonu, Manisa, Muğla Samsun, Sinop ve Sivas illerinde, 2 Ağustos 2024 tarihinde Amasya, Bingöl, Kastamonu, Kütahya, Manisa, Niğde, Mersin, İstanbul ve Samsun illerinde, 31 Ağustos 2024 tarihinde ise İzmir ilinde bazı alanların orman sınırları dışına çıkartılması hakkındaki Cumhurbaşkanı kararları yayımlanmıştır. Yani “Cumhurbaşkanı Kararları” ile sadece 4 aylık sürede, toplam 422 kadastral parselde, 8.654.160 m2 alan’ın, Resmî Gazetedeki ifadesi ile; “……. İlinde bulunan bazı alanların orman sınırları dışına çıkartılması hakkındaki ekli Kararın yürürlüğe konulmasına, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun ek 16’ncı maddesi gereğince karar verilmiştir.”

Koramaz, "Kamusal yararı yok sayan, ormanları özelleştiren anlayışı kabul etmiyoruz," diyerek TMMOB'un, ormansızlaştırmaya karşı duracağını belirtti. Ayrıca, orman dışına çıkarılan alanların akıbeti ve karşılığında tahsis edilen yeni orman alanları hakkında şeffaflık talep etti.

Ormanların korunmasına yönelik keyfi uygulamalara karşı bir konuşan Koramaz, Büyükada ve Heybeliada toplamından daha büyük, 1212 futbol sahası büyüklüğündeki alanın orman sınırları dışına çıkarıldığını duyurdu. Açıklamada, bu işlemin hiçbir gerekçe veya kamu yararı ekine ihtiyaç duyulmadan gerçekleştirildiği vurgulandı.

"YASAYA AYKIRI BU İŞLEMLERİ KABUL ETMİYORUZ"

Ormanların Cumhurbaşkanı imzasıyla kamu varlığı olmaktan çıkarıldığı ifade eden TMMOB, "Kamusal yararı yok sayan, ormanları özelleştiren anlayışı kabul etmiyoruz," dedi.

6831 Sayılı Orman Kanunu’nun Ek 16’ncı Maddesi kapsamında, orman sınırları dışına çıkarılan alanların karşılığında orman tesis etmek üzere tahsis edilen alanların ve bu alanlarda yapılan işlemlerin belirsizliği eleştirildi.

TMMOB, kamuoyunu bilgilendirmeden yapılan bu uygulamaların arkasındaki bilimsel çalışmaları sorgulayarak, "Yasaya aykırı bu işlemleri kabul etmiyoruz," ifadesini kullandı.

Çubuk'ta Yatılı Kur'an Eğitim Merkezi İnşaatı Hızla Yükseliyor! Çubuk'ta Yatılı Kur'an Eğitim Merkezi İnşaatı Hızla Yükseliyor!

Muhabir: ZEYNEP PAMUK