Basit usul mükellefler genç girişimcilerde kazanç istisnası bilmecesi olduğunu belirten DEVA Partisi Polatlı Teşkilat İşleri Başkanı Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Veysel Kaymakçı, “Yasal düzenlemeler gösteriyor ki; yapılan değişiklikler daha sonrasında yaşanabilecek mağduriyetlerin önceden düşünülmediği veya ilgili kurumların görüşlerine yeterince başvurulmadığını göstermektedir.” ifadelerini kullandı.

GENÇ GİRİŞİMCİ TEŞVİK KAYITLARININ İPTAL İŞLEMLERİNİN YAPILMASI TALİMATLANDIRILMIŞTIR

DEVA Partisi Polatlı Teşkilat İşleri Başkanı Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Veysel Kaymakçı açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; “193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen Mükerrer Madde 20/A ile basit usulde vergiye tabi mükelleflerin 01/01/2021 tarihinden itibaren elde ettikleri kazançları gelir vergisinden istisna edilmiş ve bu mükelleflerin beyanname verme yükümlülüğü kaldırılmıştır. 26.05.2022 Tarihli ve 31847 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 320 Sıra nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde: “193 sayılı Kanunun mükerrer 20 nci maddesine göre, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve mükellefiyet başlangıç tarihi itibarıyla yirmi dokuz yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri bu kazançlarının 75 bin Türk lirasına kadar olan kısmı, maddede belirtilen şartlarla gelir vergisinden müstesnadır. Ayrıca aynı maddede, istisna kapsamındaki faaliyetlerden kazanç elde edilmemesi veya istisna haddinin altında kazanç elde edilmesi hallerinde dahi yıllık beyanname verileceği belirtilmiş olup genç girişimcilerde kazanç istisnasından faydalanılabilmesi için beyanname verilmesi gerekmektedir. Basit usule tabi mükelleflerin 193 sayılı Kanunun 46’ncı maddesine göre tespit edilen ticari kazançları gelir vergisinden istisna edildiğinden ve bu kazançları beyan edilmeyeceğinden basit usule tabi mükelleflerin genç girişimcilerde kazanç istisnasından yararlanmaları söz konusu olmayacaktır.” denilmektedir. Buna göre; SGK İl Müdürlüklerine gönderilen talimatla 5510 sayılı kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında genç girişimci teşvik uygulamasından yararlanmaması gerektiği halde yararlananların listesi ilgili birimlere gönderilerek, genç girişimci teşvik kayıtlarının iptal işlemlerinin yapılması talimatlandırılmıştır. Basit usul mükelleflerin söz konusu düzenleme ile Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olunduğunun görülmesi üzerine mükelleflerin itirazları sonuç bularak, SGK tarafından yaşanan tereddütlerin giderilmesi amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığından konuyla ilgili görüş talep edilmiştir.”

GENÇ GİRİŞİMCİLER MÜRACAAT ETMELERİ HALİNDE PRİM TEŞVİĞİNDEN YARARLANMAYA DEVAM EDECEK

“Gelir İdaresi Başkanlığınca düzenlemeye yeni bir yorum getirilerek, Ticari kazancı basit usulde tespit edilen ticari kazançlar ile sosyal içerik üreticiliği ve mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliği faaliyetlerinden elde edilen kazançlara sağlanan daha geniş nitelikteki istisna nedeniyle, gelir vergisi yönünden bu mükelleflerin 75.000 TL’lik istisnadan faydalanma imkanı bulunmadığı, bununla birlikte, Gelir Vergisi Kanununun  mükerrer 20’nci maddesi uyarınca uygulanmakta olan genç girişimcilerde kazanç istisnası uygulaması halen yürürlükte olduğundan, Gerçek usul mükelleflerde olduğu gibi talep edilmesi halinde söz konusu bu mükelleflere de, 5510 sayılı Kanunun 81’inci maddesinin (k) bendi kapsamında sağlanan ve 01.06.2018 tarihinden itibaren ilk defa sigortalı sayılan gerçek kişiler için uygulanmakta olan sigorta prim teşvikinden yararlanmalarını teminen, bağlı bulundukları vergi dairelerince 193 sayılı Kanunun mükerrer 20’nci maddesi ve 292 seri nolu GVK Genel Tebliğinde belirtilen şartları taşıyıp taşımadıklarına dair yazı verilmesi mümkün olduğu belirtilmiştir. Bu bağlamda, teşvikten yararlanmak isteyen basit usul mükelleflerin genç girişimcilerde kazanç istisnasından faydalandığına dair belgeyi bağlı bulunduğu vergi dairesinden alarak sosyal güvenlik il müdürlüklerine veya sosyal güvenlik merkezlerine müracaat etmeleri halinde SGK (4b) prim teşviğinden yararlanmaya devam edilecek olup, uygulama geriye doğru yürütülebilecek ve mükelleflerin tahakkuk etmiş SGK (4b) prim borçları silinecektir.”

İLGİLİ KURUMLARIN GÖRÜŞLERİNE YETERİNCE BAŞVURULMADIĞINI GÖSTERMEKTEDİR

“Son zamanlarda sıklıkla görülen ve oldu bittiye getirilen yasal düzenlemeler gösteriyor ki; yapılan değişiklikler daha sonrasında yaşanabilecek mağduriyetlerin önceden düşünülmediği veya ilgili kurumların görüşlerine yeterince başvurulmadığını göstermektedir. Oysaki Gelir İdaresi Başkanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu gibi Devletin en kapsamlı iki kurumunun gerek mevzuat ve gerekse planlama ve strateji açısından sürekli istişare ve birbirleriyle entegre olması halinde bu tür mağduriyetlerin yaşanmasının önlenmesi noktasında kilit kurumlar olduğu kanaatindeyim. Sözün Özü; Önleyebilmek için öngörmek, öngörebilmek için bilmek gerekli.-Auguste Comte”