Polatlı Belediyesi Zafer Partisi Meclis Üyesi Ayla Kandemir, Aralık ayı birinci meclis toplantısında gündem dışı söz alarak kürsüde konuşma gerçekleştirdi. 5 Aralık Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 88. Yıldönümünü kutlayan Kandemir, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını minnetle yad ediyor, Tüm kadınlarımızın seçme seçilme hakkını elde ettiği bu günü kutluyorum.” ifadelerini kullandı.

BİRÇOK AVRUPA ÜLKESİNDEN ÖNCE

Polatlı Belediyesi Zafer Partisi Meclis Üyesi Ayla Kandemir konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Mustafa Kemal Atatürk, 1925’de Kastamonu da yaptığı konuşmada şöyle der: “Toplumu kalkındırmak istiyorsak, izlememiz gereken daha emin ve daha etkili bir yol vardır. O da Türk kadınını çalışmalarımıza ortak etmek, hayatımızı onunla birlikte yürütmek, kadının bilimsel, toplumsal ve ekonomik hayatta erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve koruyucusu yapma yoludur.” Bu konuşma ile kadın erkek eşitliği ilkesini açıkça ortaya koyan Atatürk, Birleşmiş Milletlerin 20 yıl sonra kabul ettiği Evrensel İnsan Hakları Bildirgesinin 1. ve 2. Maddesi ile yayımladığı ilkeleri çok daha önce dile getirmişti. Türkiye'de kadınların siyasal hayata katılımı ve tekrar karar mekanizmalarında temsili için uzun yıllardır verilen mücadele sonucunda kadınlar, 1930 yılında belediye seçimlerine hakkı elde etmiştir. 5 Aralık 1934'te Anayasa ve Seçim Kanununda yapılan yasa değişikliği ve Milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Türkiye’de kadınların karar mekanizmalarına ve siyasal hayata etkin katılımı konusunda yapılan bu yasal değişiklikler, birçok Avrupa ülkesinden önce gerçekleştirilmiştir. Türkiye’de 1934'te kadınlara verilen seçme seçilme hakkı, Fransa ve İtalya'da 1946'da, İsviçre'de ise 1971'de tanınmıştır. 5 Aralık'ta Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmasının 88. Yıldönümünü kutlayacağız.”

SİYASAL HAYAT İÇERİSİNDE KADINA SUNULAN KOŞULLAR İYİLEŞTİRİLMELİDİR

“Ancak, kadınlara verilen seçme ve seçilme hakkına ilişkin bu yasal düzenlemeler ne yazık kiyasalar önünde erkeklerle eşit düzeyde birer yurttaş olan kadınların karar mekanizmalarına ve siyasal hayata aktif katılımı hususunda yetersiz kalmıştır. Nüfusun yarısını oluşturan kadınların siyasal hayata katılım oranı hala erkeklerin çok gerisinde seyretmektedir. Siyasal hayatta kadınların önüne konulan engellerin ortadan kaldırılması ve kadınların siyasi hayatın figüranları değil, karar verici mercileri olarak aktif rol üstlenmelerinin yolu açılmalıdır. Bu yolun açılması için seçilmiş ve atanmışların, parlamentonun, bürokrasinin ve devletin bu yönde göstereceği çaba hassasiyet son derece önem arz etmektedir. Nitekim kadınların yeterli düzeyde yer almadığı karar mekanizmalarında oluşan erkek çoğunluğunun, kadın sorunlarına gösterecekleri duyarlılık ve hassasiyet de o derece zayıf kalacaktır. Dolayısıyla, kadın sorunlarının çözümü için siyasette kadın katılımını destekleyici politikalar üretilmeli, kadının siyasal ve kamusal hayatta temsil oranları arttırılmalı ve siyasal hayat içerisinde kadına sunulan koşullar iyileştirilmelidir. 5 Aralık 1934’de Kadınlara seçme seçilme hakkını kanunlaştıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarını minnetle yad ediyor, Tüm kadınlarımızın seçme seçilme hakkını elde ettiği bu günü kutluyorum.”