Ankara’nın Altındağ ilçesindeki Ulucanlar semtinde 1925’te kapılarını açan Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi, bilinen adıyla Ulucanlar Cezaevi, 81 yıl boyunca yalnızca bir tutukevi değil, Türkiye’nin çalkantılı siyasi tarihinin de sessiz tanığı oldu. 2006’da kapatılan cezaevi, günümüzde Ulucanlar Cezaevi Müzesi olarak ziyaretçilere açık durumda.

Müzenin avlularında, düşünceleri yüzünden hapse girmiş gazeteci, yazar, şair ve siyasetçilerin ayrıntılı hayat hikâyeleri, ailelerinden temin edilmiş özel eşyaları ve cezaevinde çekilmiş fotoğrafları sergileniyor.

SOKÜM Müzesinde kültürel yolculuk
SOKÜM Müzesinde kültürel yolculuk
İçeriği Görüntüle

Ulucanlar-1

Cezaevi, Atatürk döneminden 12 Eylül 1980 Darbesi’ne kadar birçok infaza tanıklık etti. İskilipli Âtıf Hoca, Cavid Bey, Doktor Nâzım, Talat Aydemir, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Erdal Eren gibi isimler burada idam edilenler arasında yer aldı. İnfazlar yalnızca siyasi nedenlerle değil, ağır adli suçlardan dolayı da gerçekleşmişti.

Ülkemizde TBMM'nin 14.07.2006 tarihinde 5218 sayılı kanun ile idam cezası kaldırılmıştı. İşte o idam sehpası da şu an Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde bulunuyor. Görenlerin ilk anda tüylerinin diken diken olduğu o alan, onlarca acının geçmişten günümüze bir yansıması gibi adeta.

Muhabir: TUĞBA AKKESEN DEMİRDAŞ