CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın iptali için açılan davalar siyasi kulislerin en önemli gündemlerinden biri olmaya devam ediyor.
Davanın 15 Eylül’de Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen duruşmasında mahkeme, herhangi bir “tedbir” kararı vermedi ve davayı 24 Ekim 2025’e erteledi.
Dava süreci devam ederken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 13 Eylül’de Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Teşkilat Akademisi Kapanış Programı’nda yaptığı açıklamalar dikkat çekti.
Erdoğan, CHP’yi “3K girdabında kıvranmakla” suçladı ve “Nedir bu 3K? Kavga, kaos, kriz… Kriz ve koltuk kavgasıyla, kaosla bütünleştiler. İçeride-dışarıda gerilim üretmeden siyaset yapamaz hale geldiler” dedi.
Nefes yazarı Aytunç Erkin ise Erdoğan’ın sözlerini Ankara’daki siyasi kulislerde yakından takip eden bir isme sordu. O isim, davanın hukuki değil siyasi bir süreç olduğuna dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Değişen bir şey yok. 14’ünde neyse süreç devam ediyor. 3K (Kavga, kaos, kriz) propagandası devam edecek ve 40 gün boyunca bunu işleyecek iktidar cenahı. Mahkeme, ne genel merkez lehine ne de Kılıçdaroğlu lehine karar aldı. ‘Olağanüstü Kurultayı yapın’ dedi. Benim görüşüm, iktidar CHP’nin oyunu anketlerde 24-25 görene kadar kurultay davasını sürdürecek.”
Ankara kulislerinde, davanın sadece mahkeme salonlarıyla sınırlı olmadığı, siyasetin gidişatını da doğrudan etkileyen bir baskı unsuru haline geldiği yorumları yapılıyor.
