Ankara'da siyasetin nabzı, son günlerde yeniden "erken seçim" ve "yeni anayasa" senaryolarıyla atmaya başladı. Bu tartışmaların fitilini, AK Parti içinden gelen ve Erdoğan'ın yeniden adaylığı için izlenecek yol haritasını ortaya koyduğu iddia edilen bir "içeriden" bilgi ateşledi.
Bu senaryoların arkasındaki temel neden, anayasal bir zorunluluk. Mevcut anayasaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iki dönem kuralı nedeniyle bir daha aday olması mümkün görünmüyor. Ancak, bu kuralın aşılabilmesi için iki yol var:
Meclis'in erken seçim kararı alması.
Veya yeni bir anayasa referandumu ile ilgili maddenin değiştirilmesi.
Cumhuriyet gazetesinden Merve Kılıç'ın, AK Parti içindeki bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, iktidar kanadında konuşulan senaryo tam da bu iki yolu birleştiriyor. İşte o çarpıcı ifadeler:
"Yeni anayasa sadece bir hukuk metni değil, siyasetin yeniden dizaynı anlamına gelecek. Cumhurbaşkanı bu süreci kendi takvimiyle yürütmek istiyor ama tabanda farklı beklentiler var. 2026’da referandum olursa, 2027’de sandık sürpriz olmaz."
Bu kaynağa göre, 2026'da yapılacak bir anayasa referandumundan alınacak güçlü bir "evet" oyu, iktidara büyük bir "moral üstünlüğü" kazandıracak ve bu moralle, 2028'i beklemeden, 2027 sonbaharında bir erken seçime gidilmesinin önünü açacak.
Bu senaryoyu güçlendiren bir diğer gelişme ise, eski AK Parti milletvekili Şamil Tayyar'ın daha önce yaptığı açıklamaydı
Tayyar da, "2026 sonbaharında yeni anayasa referandumu yapılabilir, bu da 2027 sonbaharında erken seçimin önünü açar," diyerek aynı takvimi işaret etmişti.