Ankara Etnografya Müzesi, Cumhuriyet tarihinin ilk müze binası olma özelliği taşıyan ve zengin koleksiyonuyla ülkemizin kültürel hafızasını aydınlatan bir müze olarak karşımıza çıkıyor.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye, birçok alanda büyük değişimlere sahne oldu. Bu değişimlerin bir yansıması olarak, kültürel mirasımızın korunması ve tanıtılması amacıyla ülke genelinde müzeler kuruldu. Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihindeki önemli dönemeçlerden birini temsil eden Ankara Etnografya Müzesi ise Cumhuriyet tarihinin ilk müze binası olma özelliği taşıyor. Zengin koleksiyonuyla ülkemizin kültürel hafızasını aydınlatan bir müze görevi görmekte.

Baharın müjdesi Hıdırellez Pursaklar’da kutlandı Baharın müjdesi Hıdırellez Pursaklar’da kutlandı

Namazgah Tepesi olan yerde kurulmuştur

Ankara Etnografya Müzesi, Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunmaktadır. Kurtuluş Savaşı sırasında Cuma namazının kılındığı, eski adı 'Namazgah Tepesi' olan yerde kurulmuştur. Önceleri arkeoloji müzesi olarak kullanılması düşünülmüş, daha sonra resim ve heykel müzesi olmasına karar verilmiş ve açılış töreninin ardından bugünkü işlevine kavuşmuştur.

Bina, Cumhuriyet döneminin önemli mimarlarından Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından yaptırılmıştır. Binanın müteahhidi Nafiz Bey'dir. Yapı, dikdörtgen planlı ve tek kubbelidir. Binanın taş duvarları küfeki taşıyla kaplıdır. Alınlık kısmı mermerden yapılmış ve heykellerle süslenmiştir.

Atatürk heykeli; 1927 yılında, İtalyan sanatçı Pietro Canonica'ya yaptırılmıştır

Binaya 28 basamaklı bir merdivenle çıkılmaktadır. Kapıdan geçildiğinde kubbenin altındaki salona, ​​oradan da iç avlu adı verilen sütunlu bölüme geçilir. Buranın ortasına mermer bir yüzme havuzu yapılmış ve çatısı açık bırakılmıştır. Daha sonra bu iç avlu Atatürk'ün geçici mezarı olarak ayrılınca yüzme havuzu bahçeye taşınarak çatısı kapatıldı. İç avlu çevresinde simetrik olarak irili ufaklı odalar bulunmaktadır. İdari kısım müzeye bitişik olup iki katlıdır.

Müzenin önünde at üstünde duran bronz Atatürk heykeli, 1927 yılında Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından İtalyan sanatçı Pietro Canonica'ya yaptırılmıştır.

Atatürk'ün Cenazesinin Etnografya Müzesi'ne Getirilişi

10 Kasım 1938'de Dolmabahçe Sarayı'nda vefat eden Atatürk'ün naaşı, 16 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı'nın tören salonundaki katafalka yerleştirildi. İstanbul halkı Ulu Önder'in huzuruna saygıyla geçti. Cenazesi 19 Kasım'da Yavuz zırhlısıyla kalabalık bir kalabalık tarafından İzmit'e, yurt içindeki tüm seyahatlerinde kullandığı trenle aynı günün akşamı Ankara'ya nakledildi. Devlet yetkililerinin ev sahipliğinde 20 Kasım'da Ankara'da düzenlenen cenaze töreni, Türkiye Büyük Millet Meclisi önündeki katafalka konuldu. Ankaralılar, Atatürk'e saygı duruşunda bulundu. 21 Kasım 1938'de görkemli bir cenaze töreniyle Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici mezarına defnedilen Atatürk'ün naaşı, 10 Kasım 1953'te ebedi istirahatgahı  Anıtkabir'e nakledilene kadar burada kaldı.

*Katafalk= Üzerine genellikle önemli bir kimsenin naaşının veya tabutunun yerleştirildiği yüksek platform

Türkiye'nin geçmişine saygı duruşunda bulunur

Cumhuriyet tarihinin ilk müze binası olan Ankara Etnografya Müzesi, Türk kültürünün zengin dokusunu yansıtan bir hazine niteliğindedir. Bu müze, Türkiye'nin geçmişine saygı duruşunda bulunan ve kültürel mirası koruma çabalarını yücelten önemli bir simgedir. Ziyaretçiler için bir keşif yolculuğu sunan bu müze, Türk halklarının kültürel mirasını yaşatmaya devam etmektedir. Ankara Etnografya Müzesi, ülkemizin geçmişiyle bugünü buluşturan ve her yaştan insanı etkileyen bir müze olarak varlığını sürdürmektedir. Bu müze, sadece tarihi bir bina değil, aynı zamanda Türk kültürünün derinliklerine yapılan bir yolculuğun kapısını aralar. Bu mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için çaba gösterenlere bir övgü niteliğindedir.

Haber: Tuğba Akkesen