CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, TBMM’de yaptığı konuşmada bazı belediye meclis üyelerinin gözaltına alınmasını ve kayyum atamalarını sert sözlerle eleştirdi. Emir, uygulamaları “siyasi yan kesicilik” olarak nitelendirerek örnekler verip, muhalefete yönelik baskılara dikkat çekti.
"SİZ SİYASİ YAN KESİCİ BİR İKTİDARSINIZ"
Emir konuşmasında, Şişli örneğini anlatarak savcılık dosyalarına atıfta bulunarak, "Siz siyasi yan kesici bir iktidarsınız. Şimdi itiraz edemezsiniz ama ben yine söyleyeyim: Şişli’ye, Şişli Belediyesi’ne çökmek lazım. Ancak belediye meclis üyeleri arasındaki fark çok fazla. Ne yapmak lazım? Ya “bu terör örgütü üyesi olsun, atalım içeriye, hemen bir kayyum atayalım” diyecekler. Peki ne yapmak lazım? Delil yok. Öyle bir şey yok. Bunu savcılık dosyasından söylüyorum. İki Kürt vatandaşı daha önce DEM Partisi’nde siyaset yapmış iki vatandaş belediye meclis üyesi yaptıkları için savcılık bunu suç sayıyor. Dosyayı açıp okuyun, gülümseyeceksiniz. Türkiye Cumhuriyeti’nde savcılık, iki Kürt vatandaşı Şişli’de belediye meclis üyesi yapmayı suç sayıyor ve bunun üzerinden Şişli’ye kayyum atadınız. Bunun adı siyasi yan kesiciliktir. MHP’li arkadaşlarıma da saygılarımı sunuyorum; gerçi pek kimse kalmamış" ifadelerini kullandı.
"GELİN BUNLARA CEVAP VERİN"
Murat Emir ayrıca Devlet Bahçeli’ye gönderme yaparak, Bahçeli’nin “bu kayyumlar bitsin” çağrısı sonrası dahi soruşturmaların sürdüğünü öne sürerek, " Değerli arkadaşım Sayın Bahçeli “artık bu kayyumlar bitsin” dedi. Komisyonda bir şeyler yapılır mı yapılmaz mı, çalışıyoruz. Ve acaba Şişli’nin belediye başkanı serbest kalıp tekrar görevine döner mi kaygısıyla o gün, Sayın Bahçeli tweet attığı gün Emrah’ı götürdüler, ifadesini aldılar —tekrar İBB dosyasına takmak için. Buna başka ne denir? Yan kesicilik. Bayrampaşa’da durum farklı değil: Hasan Mutlu için meclis üyesi farkı 22’ye 15. Arıyorlar “Abi ya seni alacaklar, gel aramıza” diyorlar; gelmiyor. Dosyalarda ve tapelerde bunlar var. İki kişiye tehdit, iki kişiye istifa baskısı; 15’e 18 olacakken fark 22’ye çıktı. Dört de bağımsız var; bağımsızlara baskı üstüne baskı uygulanıyor. Bağımsızlardan biri çekiniyor, oyunu belli etmek için işaretliyor; işaret ortaya çıkınca sizinkiler feryat ediyor: “Hakkımız gitti.” Arkadaşlar, hakkınızı sandıktan alacaksınız. Milletten almadığınızı mahkemelerden, savcılık tutuklamalarından almaya kalkarsanız bunun adı siyasi yan kesiciliktir. Gelin bunlara cevap verin" açıklamasında bulundu.
"BUNDAN DAHA UTANILACAK NE OLABİLİR?"
Emir konuşmasında Bayrampaşa, Gazi Osmanpaşa, Manavgat ve Beyoğlu örneklerini sıraladı. Bayrampaşa’da oy farkları, Meclis üyelerine yönelik baskılar ve istifa baskıları olduğunu iddia eden Emir, "Gazi Osmanpaşa’da çoğunluk Cumhur İttifakı’nda olduğu için bizim başkanımız seçilmeden işlenmiş suçlar gerekçesiyle aldılar; eller çabuk kalktı indi. Gazi Osmanpaşa’ya çöktüler. Manavgat’ta da aynı. Manavgat’ta fark 20’ye 16; aradaki fark 4. Ne yaptılar? Yedi belediye meclis üyesini tutukladılar. Bundan daha utanılacak ne olabilir? Bu hırsızlık, bu yan kesiciliktir. Bizim arkadaşlarımız istifa ettiler, arkadan gelsin diye. İlçe seçim kurulu başkanı istifaları başta kabul etmedi; baskı yedi ama sonunda arkadaşlarımız istifa etti ve biz Manavgat’ı almayı başardık —orayı çalamadınız. Beyoğlu’nda da aynı şekilde, 17’ye 16’lık bir fark vardı; iki oya baskı yapıldı" dedi.
