Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) 28. Dönem 2. Yasama Yılı'nda partisinin ilk grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamada emekli maaşlarına ilişkinde konuşan Bahçeli, yapılacak zam oranının enflasyon verilerinin üzerinde olması gerektiğini dile getirdi.

Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

"Enflasyonla mücadelede başarılı sonuçlar alınmaktadır. Hayat pahalılığı günden güne tesirini kaybedecektir. Emeklilerimizin insanca  ücret düzeyine kavuşmaktan başka seçenekleri kalmadı. Enflasyon üzerinde zam ve zammın kök ücrete yansıtılması samimi dileğimizdir."

Kuzey Kore'den 'otonom navigasyonlu taktik balistik füze' denemesi Kuzey Kore'den 'otonom navigasyonlu taktik balistik füze' denemesi

“İftira Kuyruğu”

Bahçeli, Ankara'da İçişleri Bakanlığı'na yapılan bombalı saldırı girişimine yönelik konuştuğu sırada, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya da sahip çıktı. Bahçeli, "Tescilli FETÖ’cülerin özellikle Sayın Süleyman Soylu’ya iftira kuyruğuna girmeleri, bazılarının da görevdeki içişleri bakanını kötülemeleri ülkemize kurulan bir zaman ayarlı tuzaktır" ifadelerini kullandı.

Kürsüden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da göndermelerde bulunan MHP lideri, "Kılıçdaroğlu'nun milletin seçimine gösterdiği tepki faşist dürtülerin sonucudur. Seçimi yapan Türk milletidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı seçen Türk milletidir, bunun neresinde çarpıklık var? Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve kabinesi görevinin başındadır. Kılıçdaroğlu kendine baksın" açıklamasında bulundu.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar:

“Değerli vekil arkadaşlarım, saygıdeğer misafirler, basınımızın değerli temsilcileri bu kutlu çatı altında yeni yasama yılına yüreklerimizin toplu vuruşu ile giriyoruz. Hepinizi en kalbi duygularımla, hürmetle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza, coğrafyamızda varlık mücadelesi veren kardeşlerime selam ediyorum.

 1 Ekim'de başlayan yeni yasama yılının milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Hepinize başarılar diliyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e, milli mücadele kahramanlarına, ebediyete intikal etmiş vekillere ve aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

Gazi Meclisimizi kim yok sayıyorsa, adını anarken kim şüpheye düşüyorsa bir karanlık içindedir. Ne cumhuriyetimizi anlamaları ne de meclisi saygı ile anmaları mümkündür. Cumhuriyet'in temeli TBMM'de atılmıştır. Kurtuluş savaşında Türk milleti zulüm karşısında tek ses olmasını bildi. Şafağı sökmeyen, felaketlerin birbirini kovaladığı nice senelere göğüs gerilmişti. Vatanımız kundaklanmış, milletimiz kuşatılmıştı. Serv ile bugünkü Türkiye'nin dörtte birine sıkıştırılmış, kısıtlanmış vatan toprakları yağmalanmış, milli ordudan yoksun, sömürgeleşmiş sözde ülke milletimize reva görülmüştü. Milletimiz bu zillere kanıyla meydan okudu.

İstiklal Çağrısı

Küresel emperyalizmin içimize sızan maşaları bu gerçeği ikrar etmeleri boştur. Manda özlemi bunların umududur. Türkiye Cumhuriyeti'nin mazisi Meclis'in çağrısıdır. Bu çağrı İstiklal çağrısıdır. Bu çağrı milli birlik ve kardeşliğin çağrısıdır. Gazi Meclis'in bu yasama yılında tarihi dönüm noktasına şahit olacağız. Türkiye Cumhuriyeti 100. yılını kutlayacağız. Fikri, vicdanı hür yüz yıllık geçmişi kucaklayan, önümüzdeki yüz yıla mühür vurmaya çalışan Türkiye Cumhuriyeti iftiharımızdır. Dosta da düşmana da göstereceğiz.

Ufkun Ötesine Odaklanacağız

Milli bir gururu 85 milyon Türk vatandaşı ile ortaklaşa paylaşacağız. 26 gün sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümünü kutlayacağız. Türkiye bizim yer yüzü cennetimizdir. Egemenliğin yegane sahibi Türk Milleti, ilelebet cehveri aslimizdir. Şu hususu da söylemek isterim ki, bizim delimiz de vardır, velimiz de vardır. O deliler vatana meftundur, millete meftundur, bağımsızlığa meftundur. En delimiz bile satılmış kalemlerden çok daha akıllı, çok daha zeki, çok daha adam oğlu adamdır. devlet milleti ile Türkiye irademizi her şart ve durumda muhafaza edeceğiz. Fitne ne kadar yaygın olsa da faziletli gönüllerin desteği ile karşımıza dikilen her müşkülü yeneceğiz. Aynı safta aynı ülkülerle ufkun ötesine odaklanacağız. Vatani görevlerimizi inancımızın gücü ile yerine getirdik. Buna da devam edeceğiz.

 "Obeziteden Kurtulmak için Astronomik Paralar Harcanması Çarpıklığı İşaret Ediyor"

Devletin muzaffer, milletin müreffeh olması siyasetimizin ana çerçevesidir. Bugün dünyanın bir köşesinde tezahür eden sorun bir başka köşede yankı bulmakta. Dünyada 800 milyon aç varken obeziteden kurtulmak için astronomik paraların harcanması çarpıklığı işaret etmektedir. Sefa sürenlerle sefalette olanların temerküz etmesi hazin tablonun derinleştiğini göstermekte. Terör saldırısı, etnik çatışmalar insan hayatının ne kadar ucuzladığının bir belirtisidir. İnsanlık huzursuzluğun pençesinde, gemisini kurtaran kaptan mantığının çekim merkezindedir. Demokrasi ve özgürlük ruhu yalnızca göz boyamaya yarayan hamaset düzenekleridir.

Mevcut dünyanın hali dağınık olsa da Türkiye içine kapanamaz. Çevresine sırtını dönemez. Nihai hedefimiz bellidir. Ant olsun yolumuzdan dönmeyecek, ülkümüzden vazgeçmeyecek, Kızılelma'dan ödün vermeyeceğiz. Ülkemizi hiçbir alçağa çiğnettirmeyeceğiz. Ahlak varsa yıkım olmayacaktır. Bugün bakır arıyorsak yarın mutlaka altına ulaşacağız.

"Birinci Gündem Konumuz Deprem"

Birinci gündem konumuz, depremin hasarlarını tümüyle onarmak, yaraları sarmak, yeni ve güvenli 650 bin konutu inşa ederek teslim etmektir. Cumhurbaşkanımızın 1 Ekim'de TBMM'nin açılışındaki konuşmadan da anlaşılacağı gibi, deprem bölgesinde kurulan konteynerlerde 600 bine yakın vatandaşımız barınmaktadır. 

Bahçeli'den 'Emekli Zammı' Açıklaması

İkinci gündem konumuz toplumsal refah ve rahatlamayı her kesime yaymaktır. Enflasyonla mücadelede başarılı sonuçlar alınmaktadır. Hayat pahalılığı günden güne tesirini kaybedecektir. Emeklilerimizin insanca  ücret düzeyine kavuşmaktan başka seçenekleri kalmadı. Enflasyon üzerinde zam ve zammın kök ücrete yansıtılması samimi dileğimizdir. 

Ankara'daki Saldırı Girişimi

 Terörün sonuç alması, Türkiye'ye geri adım attırması mümkün değildir. Bu insanlık defolarının inşallah kökü kurutulacak. Terörle huzur, terörle güvenlik, terörle insanlık arasında ikinci bir seçenek yoktur. Bölücü terör örgütü karşısında şaibeli duruş sergileyen kim varsa, durumunu tekrar gözden geçirmeli, ihanetle çakışan yollarını derhal ayırmalıdır. 1 Ekim saldırısı Türkiye'ye karşı yapılmıştır. 

Bu kanlı eylemi, PKK’nın ’Ölümsüzler Taburu’ isimli şerefsiz bir aparatının gerçekleştirdiği belli olmuştur. Terörün sonuç alması, Türkiye’ye geri adım attırması, haklı mücadeleyi sekteye uğratması asla, kata mümkün değildir.

Soylu Çıkışı

Tescilli FETÖ'cülerin Süleyman Soylu'ya iftira kuyruğuna girmeleri, bazılarının da görevdeki İçişleri Bakanı'nı kötülemeleri zaman ayarlı bir tuzaktır. Kamu görevlilerimizin onuruyla oynanması tehlikelidir. Üstelik Emniyet teşkilatında tecrübeyle ve kahramanca görev yapan, fakat bir sebepten dolayı görevden alınan bazı isimler etrafında dedikodu kampanyasına tevessül edilmesi asla doğru ve hakkaniyetli bir uygulama da değildir.”