Fenerbahçe’de bazı dernekler ve üyeler, yaşanan hayal kırıklığı sonrası olağanüstü genel kurula gidilmesi için imza kampanyası başlatmıştı. İlk başta olağanüstü genel kurul kararına karşı çıktığını açıklayan Başkan Ali Koç, gelen tepkilere dayanamayarak Eylül ayında seçimli olağanüstü kongre yapılacağını duyurmuştu. Ancak olağanüstü genel kurulun Eylül ayında yapılacak olması, camiada yeni bir tepki dalgasına neden oldu. Bu durum üzerine uzun süredir sessizliğini koruyan eski başkan Aziz Yıldırım’dan beklenen hamle geldi.
Aziz Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, Ali Koç'un geçen yılki seçimde aldığı 16 bin 464 oydan 1 fazla imza toplanması halinde başkanlığa aday olacağını duyurdu. Yıldırım, "Eğer camiamız, hali hazır durum karşısında benim sorumluluk üstlenmem gerektiğini düşünüyor ise, seçilmiş mevcut yönetimin aldığı oydan 1 fazlasını gösteren bir belge ile bu çağrısını somutlaştırmalıdır" ifadelerini kullandı.
Yıldırım, kendisini sorumluluğa davet edenlere veya sorumluluk üstlenmekten kaçınmakla itham edenlere seslenerek, "16.464 + 1 imza ile demokratik meşruiyetin tam ve eksiksiz olarak oluştuğunu, kendilerine ve şahsıma göstermelidirler" dedi. Aziz Yıldırım, bu şartın yerine gelmesi durumunda, dün nasıl tüm varlığıyla ortaya koymuşsa, yarın da aynı inanç ve kararlılıkla Fenerbahçe düşmanlarıyla mücadelede gözünü kırpmadan var olacağının bilinmesini istediğini belirtti.
FENERBAHÇE'NİN ASIL MESELESİ KAYBOLAN DİRENÇTİR
Açıklamasının başında EuroLeague Kupası’nı ülkeye getiren Fenerbahçe Beko’yu ve şampiyonluğa ulaşan diğer branşları tebrik eden Yıldırım, takım profesyonellerine ve Başkan Ali Koç’a teşekkür etti. Medyada ve sosyal medyada adının geçtiği haberlerin bilgisi ve iradesi dışında gerçekleştiğini belirten Yıldırım, Fenerbahçe’nin asıl meselesinin kazanılamayan kupalar değil, kaybolan direnç, umut ve sıradan bir spor kulübü olmaya razı olunması olduğunu vurguladı.
Yıldırım, "Fenerbahçe, hiçbir yenilgiyi peşinen kabullenmez ve liderlik dışında hiçbir durumu başarı olarak kendisine yakıştıramaz. Çünkü Fenerbahçe, vatan içeriden çökertilmek istenirken direnişin sembolü olmuş bir ruhtur" ifadelerini kullandı. Kulübün tartışmalarla israf edilecek ne zamanı ne de enerjisi kalmadığını söyleyen Yıldırım, Fenerbahçe’nin tek ihtiyacının peşin teslimiyet havasından kurtulup, Türkiye sınırlarını aşacak zaferler için ayağa kalkmak olduğunu belirtti.
EYLÜL AYI DOĞRU DEĞİL
Yönetimin çağrısıyla bir seçimli kongre yapılmasının meşru bir hak olduğunu kabul eden Yıldırım, Ali Koç'un Eylül ayında kongre toplayacakları yönündeki kararını da değerlendirdi. Yıldırım, Ali Koç ile yaptığı özel görüşmede ve bu açıklamasında, şayet bir kongre yapılacak ise bunun gecikmeksizin, Eylül ayına kalmadan yapılmasının doğru olacağı yönündeki düşüncesini ifade ettiğini belirtti.
Yıldırım, camiayı bölücü hiçbir tartışmanın tarafı olmak gibi bir tutumu asla benimsemeyeceğini, bu sebeple de mevcut durumdan kendiliğinden vazife çıkarmasının beklenmemesi gerektiğini ifade etti. Kimsenin rakibi olmadığını, kimseyle yarışa girmek gibi bir yükümlülük hissetmediğini belirten Yıldırım, "Ben hiç kimsenin rakibi değilim, ben Fenerbahçe’nin kendisiyim" dedi.
Aziz Yıldırım'ın bu açıklaması, Fenerbahçe'deki başkanlık yarışı ve kulüp içindeki siyasi hareketliliğe yeni bir boyut kazandırdı. "Darağacında olsak da bizim ilk sözümüz de son sözümüz de Fenerbahçe’dir" diyerek sözlerini tamamlayan Yıldırım'ın bu hamlesi, kongre üyeleri arasındaki imza sürecini daha da hızlandıracağa benziyor
