Başkent Ankara’da 29 Eylül’den itibaren yaşanan su kesintileri, vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkiledi. Kesintiler nedeniyle birçok kişi alternatif su kaynaklarına yönelmek zorunda kaldı. Ancak Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB), kentte su verilmeyen bölge kalmadığını açıkladı.
Kesinti sonrası musluklardan akan ilk suyun sağlık riski taşıyabileceğine dikkat çeken Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Cavit Işık Yavuz, Polatlı Postası’na yaptığı özel açıklamada, “Musluklardan akan ilk su doğrudan kullanılmamalı, bir süre akıtılmalı” uyarısında bulundu.
ABB'DEN AÇIKLAMA: "SU VERİLMEYEN BÖLGE KALMADI"
Ankara'da su kesintilerinde yaşanan aksaklıklardan sonra Ankara Büyükşehir Belediyesinden (ABB), açıklama geldi. Yapılan açıklamada, ASKİ Genel Müdürlüğü’nün 29 Eylül’de Kesikköprü hattında meydana gelen iki büyük boru patlağının ardından başlattığı onarım çalışmalarının başarıyla tamamlandığı bildirildi. Açıklamaya göre, çelik boruların döşenmesi 6 Ekim itibarıyla tamamlandı. Çalışmalar sırasında hatta üç yeni arıza daha meydana geldiği, bu arızalardan birinin yaklaşık 10-12 saat süren yoğun kaynak işlemiyle giderildiği aktarıldı. ASKİ ekiplerinin 24 saat esasına göre çalışarak hem arızalı bölümleri onardığı hem de hattın dayanıklılığını artırdığı belirtildi.
Öte yandan, uzun süreli su kesintilerinin ardından musluklardan akan ilk suların sağlık açısından risk taşıdığı uyarısı yapıldı. Uzmanlar, bu suyun doğrudan içilmemesi, yemek yapımında ya da kişisel temizlikte kullanılmaması gerektiğini belirtiyor. Kesinti sonrası ilk gelen sularda mikrobiyolojik kirlilik bulunabileceği ve bunun başta mide ve bağırsak enfeksiyonları olmak üzere tifo, kolera, dizanteri, hepatit A ve E gibi bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden olabileceği ifade ediliyor. Özellikle çocuklar, yaşlılar, hamile kadınlar ve kronik hastalığı bulunan bireylerin bu dönemde daha dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor. Musluktan akan suyun bir süre akıtılması, içme ya da yemek hazırlığı gibi amaçlarla kullanılacaksa mutlaka kaynatılması ya da uygun yöntemlerle arıtılması öneriliyor.
"MUSLUKTAN AKAN İLK SU SIKINTI OLABİLİR"
Polatlı Postası'na konuşan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Cavit Işık Yavuz, uzun süreli su kesintilerinin ardından musluklardan gelen ilk suyun doğrudan kullanılmasının sağlık açısından tehlikeli olabileceği uyarısında bulundu. Prof. Dr. Yavuz, su kesintilerinin ardından şebeke sisteminde oluşan teknik sorunlara dikkat çekerek, özellikle kesinti sonrası akan ilk suyun mikrobiyolojik kirlenme riski taşıyabileceğini belirterek, “Su kesintisi dönemlerinde özel önlemler almak lazım. Su kesintilerinin ardından musluklarda akan ilk su da aslında sıkıntılı olabilir. Kesintiler genelde boru sisteminde ya da şebekede bir negatif basınç oluşturur. Su tekrar verildiği zaman, eğer sizin şebekeniz, borularınız sağlam değilse, çatlaksa vesaire, etrafındaki bütün pislikleri içine çekebilir” dedi.
"KESİNTİ SONRASI SU BİR SÜRE AKITILMALI"
Su kesintisinin ardından şebekeye yeniden su verildiğinde çeşitli risklerin oluşabileceğini vurgulayan Yavuz, bu süreçte yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Su kesildikten sonra tekrar verildiğinde, o borulardaki, o şebekedeki suyun temizlenmesi için suyu bir miktar akıtmakta yarar vardır. Su kesintisi, şebeke sisteminde negatif basınca neden olduğundan, kesinti bitip su verilmeye başlandığında da farklı riskler oluşabilir. Bu açıdan kesinti sonrası şebeke suyunun uygun bir şekilde klorlanması önemlidir. Kesinti sonrası suyu kullanmadan önce bir süre akıtmakta yarar var.”
