Makine ve Kimya Endüstrisi A.Ş.'nin (MKE) Ankara Elmadağ’daki Roket ve Patlayıcı Fabrikası'nda beş işçinin yaşamını yitirdiği patlamaya ilişkin açılan davada yargılamaya devam edildi. Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, sanıklar ve taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada söz alan Mahkeme Heyeti Başkanı, önceki celsede talep edilen bilirkişi raporlarının dosyaya ulaştığını açıkladı. Raporlara ilişkin beyanda bulunmaları için sanıklara söz verildi.
"SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM"
Sanıklardan fabrika müdürü Durdu Uğur Şık, bilirkişi raporunda kazaya ilişkin tüm detayların yer aldığını savunarak, sistemin otomatik çalıştığını ve manuel müdahale iddialarının gerçeği yansıtmadığını öne sürdü. Şık, "Tesis Almanlarla birlikte kuruldu, sistem otomatik işliyor. Yapılan işlem kural dışıydı. Olay sırasında izindeydim. Suçlamalar soyut ve dayanaksız. Raporu kabul etmiyorum" dedi.
"MÜDÜR BULUNAMADI, BEN TEKRAR ATANDIM"
Patlayıcı üretim takım lideri Ahmet Atasoy ise şirketin 2021’de özelleştiğini hatırlatarak, 2022’den 2025’e kadar müdür atanamadığını, bu süreçte kendisinin tekrar müdür olarak görevlendirildiğini belirtti. Atasoy, denetimlerin kayıt altına alındığını ve sistemin otomasyonla çalıştığını ifade ederek beraatini talep etti.
"TALİMATLARA AYKIRI İŞLEM YAPILMADI"
Üretim mühendisi Zafer Sarı ise, sistemin otomasyonunun eski olduğunu ve bugünkü standartlarda olmadığını belirtti. MKE'de bir yıldır görev yaptığını belirten Sarı, işçilere inisiyatif bırakılmadığını ve tüm işlemlerin talimatlara uygun yürütüldüğünü kaydetti. Fabrika müdür vekili Kuntay Karabacak ve asit dinamit üretim takım lideri Oktay Armağan da üzerlerine atılı suçlamaları reddederek beraatlerini talep etti. İş güvenliği uzmanı Aynur Karabaş ise yazılı savunmasını sunduğunu belirterek, "Hiçbir kusurum yoktur" dedi.
"KAZAYA MANUEL MÜDAHALE NEDEN OLDU"
Duruşmada mütalaasını sunan cumhuriyet savcısı, olayın manuel müdahaleden kaynaklandığını belirtti. Savcı, Oktay Armağan’ın işçilere inisiyatif bıraktığını, Aynur Karabaş’ın iş güvenliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini, Şık, Atasoy ve Sarı’nın ise tali kusurlu olduklarını söyledi. Bu kapsamda, beş sanığın "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan cezalandırılmasını talep etti. Sanıklardan Karabacak’ın ise kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle beraatini istedi.
Sanıklar, savcının mütalaasına karşı savunma hazırlamak üzere mahkemeden süre talep etti. Dava 2 Aralık’ta görülecek duruşmayla devam edecek.
