Ankara’da 31. Sağlık Turizmi Vizyon Toplantısı 2 Mart 2024 tarihinde Point Hotel'de düzenlendi. İGEME İhracatı Geliştirme Merkezi’nin düzenlediği toplantıda Tuncagül Çil’in moderatörlüğünde; Yurtdışından Hasta Bulmanın İncelikleri, Destinasyon Markalaşması, Dijital Pazarlama, Tedavi Hukuku, Acenteler- Hastaneler Roller Yetkiler, Pazarlama ve Sağlık Turizminde Sigortanın Önemi konuları konuşuldu.
31. Sağlık Turizmi Vizyon Toplantısı’nda açılış konuşmasını yapan Tuncagül Çil, Ankara’nın sağlık turizmi açısından önemine ve konumundan bahsederek şu ifadeleri kullandı:
‘’Ankara Health Hub olarak bugün burada yer alıyorum. Ankara’nın sağlık turizmi potansiyelini değerlendirerek, özel bir sağlık turizmi konsepti geliştirmek, şehrin hem batıya hem de doğuya stratejik bir konumda olduğunun farkındayız. Uluslararası bir vizyonla hareket ediyoruz. Amacımız Ankara’nın sağlık turizmi alanında ön plana çıkmasını sağlayarak şehre uluslararası alanda hak ettiği tanınırlığı kazandırmak. Ankara geniş sağlık hizmetleri yelpazesi, termal kaynakları, modern tıbbı alt yapısı, uzman sağlık personeli ve zengin kültürel mirasıyla dikkat çekiyor.’’
‘’ANKARA’NIN TERMAL KAYNAKLARI ÖNEMLİ’’
Çil, sağlık turizmi açısından Ankara’nın termal kaynaklarının önemine dikkati çekerek, ‘’Ankara’nın uluslararası sağlık destinasyonları arasında önemli bir konuma gelmesini sağlamak hedeflerin başında geliyor. Ayrıca Ankara’nın ünlü termal kaynaklarının sağlık turizmi açısından büyük önemini bahsetmeden de geçmemek lazım. Çankırı, Kızılcahamam, Beypazarı gibi ilçelerde bulunan termal kaynaklar birçok sağlık sorununun tedavisinde kullanılmaktadır. Ankara’nın termal sağlık turizminin gelişimine önemli katkı sağlamaktadır.’’ ifadelerini kullandı.
Uluslararası Sağlık Enstitüsü Başkanı Dr. Fatih Seyran, konuşmasında ilk olarak Sağlık Turizmi Yetki Belgesi verilerinden bahsederek, ‘’Ankara, Sağlık turizmi açısından ayrıntılarıyla konuşulması gereken bir kent. Sağlık Turizmi Yetki Belgesi Almaya hak kazanan tesislerin verileri şöyle, 15 Mart 2023 tarihinde 2822 sağlık tesisi ve 613 aracı kuruluş, 26 Şubat 2024 tarihi verilerine göre ise 4047 sağlık tesisi, 1059 aracı kuruluş yetki belgesi almıştır. Yetki belgesini alan çoğu sağlık tesisi veya çoğu turizm şirketi kenarda dursun diye alıyor. İlk öncelikleri ‘biz bu işten ne kadar para kazanacağız’ oluyor. Fakat ilk soruları bu olmamalı önce bir durum tespiti yapılmalı en son kazanılacak para düşünülmeli.’’ dedi.
‘’SAĞLIK TURİZMİ MULTİDİSİPLİNER BİR ALANDIR’’
Sağlık turizminin multidisipliner bir alan olduğunu ifade eden Dr. Fatih Seyran, ‘’Sağlık turizminde multidisipliner, hem sağlık hem de turizm alanında karşılığı olan bir yaklaşımdır. Multidisipliner yönelimle kendi sermayeniz üzerinden iki üç tık daha ileri geçmiş oluyorsunuz. Çünkü dil bilmeniz, vizyoner olmanız, riskleri görmeniz ve cesur olmanız gerekiyor. Ayrıca sağlık turizminin örgütsel yönetimi konusunda biraz daha kapsamlı hareket etmeniz gerekiyor. Çok yönlü ve çok paydaşlı bir organizasyona hazır olmalısınız. Sağlık turizmi dinamik bir süreçtir. Çünkü hangi ülkeden hasta aldığınız, beklentiler, kriz anı ve sonuçların nasıl olduğu veya aniden gelişen olaylarda hemen durum değişikliği yapmanız gerekiyor. Bu sebeple planlamaya uygulamadan daha fazla vakit ayırın.’’ şeklinde konuştu.
‘’BİR SİSTEM OLUŞTURMALIYIZ’’
Diş hekimi Şule Ünal, sağlık turizminde sistemli ve planlı hareket etmenin öneminden bahsederek şu ifadeleri kullandı:
‘’İyi doktor olmak sağlık turizminde yeterli değil. Benim fikrim bir sistem oluşturmalıyız. Ayrıca en fazla rağbet gören ve en fazla aslında para kazanılan mekanizma sistem oluşturduktan sonra ortaya çıkıyor. Aslında biz bu sistem oluşturma çabaları içinde o sancıları çeken bir dönemdeyiz.
Diş ile ilgili neden Ankara’yı tercih ettiniz? diye soracak olursanız, çünkü Ankara’da biliyoruz ki İstanbul'dan ve diğer şehirlerden işçilik maliyetlerimiz daha az, ulaşım daha kolay, şimdi destinasyonlarda da birçok hat daha arttırılmaya çalışılıyor ve artırılacak. O sebeple biz bir arada olarak aslında sağlık turizmi açısından çok daha iyi yerlere gelebiliriz diye düşünüyorum.
Bizim yaklaşık 15 yıldır Ankara'da kurduğumuz diş hekimi arkadaşlarımız bilirler, bir derneğimiz var. ‘Hitit Güneşi Derneği’nde amacımız diş hekimlerini bir arada tutmak ve burada eğitimler vermek. Dünyanın her tarafından gelen eğitimci arkadaşlarımız bizlere eğitim verdi birlikte sorunlarımızı paylaştık. Burada önemli olan dediğim gibi bir sistem oluşturmak ve bir arada olmak. ‘’
İhracatı Geliştirme Merkezi (İGEME) Yöneticisi Murat Işık, Türkiye’deki sağlık turizminin eksilerinden bahsederek, ‘’Sağlık turizmi Türkiye'de yeni bir şey değil iki bin yıllık bir geçmişi var ama biz plan yapacağız diyene kadar yirmi yıldır herkes üzerine düşeni yapmadığı için ne yazık ki artık kirlenen bir sektörmüş gibi konuşuyoruz ve bunu yaşıyoruz. Akademi de ne yazık ki arkadan geliyor. Evet çok değerli çalışmalar var ama keşke daha uzun yıllar önce yapılsaydı bu çalışmalar.’’ şeklinde konuştu.
Işık, İGEME olarak kuruluş amacından kısaca bahsetti ve şu ifadeleri kullandı: ‘’Biz sağlık turizmine, Türkiye’ye gelecek olan turistleri yolmak için değil ya da onları estetik olarak nasıl kandıralım diye girmedik. Türkiye sağlık turizmi ile ilgili bir potansiyeli barındırdığı için ve çok değerli doktorlarımız olduğu için girdik. Bizde her iş arkadan gelir devlette nitekim bu işte arkadan geldi ve hala da arkadan gelmeye devam ediyor ne yazık ki. Biz sizin yapmayı düşündüğünüz, yaptığınız ya da yapmaya devam ettiğiniz her şeyi şu an sahada yapıyoruz. Sadece danışmanlık değil bire bir sağlık turizm acentesiyiz.''
Medical İn Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Nergis Altıntaş, ise katılımcılara dijital pazarlama sürecinden bahsederek, ‘’Sağlık turizminde dijital pazarlama aşamasında her basamağın dikkatli planlanması gerektiğini düşünüyorum. Evet dijital pazarlama çok önemli, her kurgu en baştan yapılmalı ve öyle başlanmalı. Bunun sürdürülebilir olması için çok fazla basamak var. Sağlıkta dijital pazarlama sürecinde, gelen hastadan sonra tekrar bu hasta sigorta kapsamına dahil ediliyor mu bu hastaya ödeme seçeneği sunuluyor mu, hasta takibi yapılıyor mu, bu hasta kendi ülkesinde hangi tedavileri alıyor veya alamıyor, hastaneye ve ilaca ulaşımı nasıl gibi soruların cevabını bulmak yerinde incelemek ve bulmak gerekiyor.’’dedi.
Altıntaş, kısaca Medical İn Türkiye hakkında da bilgi vererek, ‘’Medical İn Türkiye, tamamen 360 derece düşünülmüş bir sağlık turizm projesidir. Yerinden hizmetten akademiye kadar çok geniş bir kapsamı vardır. Merkezimiz Hollanda’da buradaki ofisimizde aile hekimimiz, sigorta uzmanımız var. Orada bulunan yerelde bir hekimle çalışıyoruz çünkü hastanın hasta geçmişine ulaşmak, raporlamak için oradaki süreci doğru ve sağlıklı yönetmemiz gerekiyor. Ayrıca hasta ile hekim arasında daha sağlıklı bir iletişim gerçekleşmiş oluyor.’’ şeklinde konuştu.
HABER: BÜŞRA ÇİNKAYA