İYİ Parti, Meclis’te başlayan ve çözüm sürecine işaret eden temaslara sert tepki gösterdi. Süreci “ikinci ihanet” olarak tanımlayan parti, Ankara’da gençlik kolları duvar yazılarıyla tepkisini ortaya koydu. Genel Başkan Dervişoğlu, “Milletin evlatlarını bu kirli pazarlığın parçası yapmayız” ifadelerine yer vermişti.
İYİ PARTİ'DEN SERT TEPKİ
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 1 Ekim 2024 tarihindeki açılış oturumunda dikkat çeken bir gelişme yaşandı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ile tokalaşarak kamuoyunda geniş yankı uyandıran bir adıma imza attı. Bu temas, siyasi kulislerde olası yeni bir çözüm sürecinin işareti olarak değerlendirilirken, Bahçeli'nin "Dünyada barış istiyorsak önce kendi ülkemizde bunu sağlamalıyız" sözleri, tartışmaları daha da alevlendirdi.
Ancak bu gelişmelere en sert tepki İYİ Parti’den geldi. Parti, başından beri sürece karşı olduğunu net şekilde ortaya koydu. Meclis'te kurulması planlanan ilgili komisyona temsilci göndermeyeceklerini açıklayan İYİ Parti, süreci “ikinci ihanet süreci” olarak tanımlayarak mitingler düzenlemeye başladı.
"BU KİRLİ PAZARLIKTA YERİMİZ YOK"
İYİ Parti’nin ilk büyük mitingi 3 Ağustos 2025 Pazar günü Bursa Osmangazi Meydanı’nda gerçekleşti. Genel Başkan Müsavat Dervişoğlu burada yaptığı konuşmada, iktidarın bu süreci samimiyetsiz bir şekilde yönettiğini öne sürdü. “İktidarda kalmak isteyen Saray rejimi ile varlığını sürdürmek isteyen terör örgütü arasında kirli bir pazarlık yürütülüyor” diyen Dervişoğlu, İYİ Parti’nin bu tür bir süreçte yeri olmadığını net bir dille ifade etti.
Sürece karşı tepkilerinin “bağnazlık değil, milli kaygı” temelli olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, “Türkiye gerçekle yüzleştiğinde, milletimizin tutunacağı dal İYİ Parti olacaktır” ifadelerini kullandı.
GENÇLİK KOLLARINDAN DUVAR YAZILARIYLA PROTESTO
İYİ Parti’nin çözüm sürecine yönelik tepkisi yalnızca mitinglerle sınırlı kalmadı. İYİ Partinin Gençlik Kolları, Ankara’nın çeşitli noktalarına yazdıkları duvar yazılarıyla kamuoyunun dikkatini sürece çekti. Yazılarda, sürece karşı uyarı niteliği taşıyan “Birinci vazifeni unutma”, “Ben bu oyunu bozarım” ve “Billboard yoksa duvar da mı yok” gibi ifadeler yer aldı.
