Ankara’nın Sincan ilçesinde, 1440 metre yüksekliğiyle dikkat çeken Çile Dağı, yalnızca doğal güzelliğiyle değil, hikayesiyle de dikkat çekiyor.

Çile Dağı’nın güney ve doğu yamaçlarında sert bozkır coğrafyası hakim. Parçalanmış, tabansız ve dik vadilerle örülü Güney yamacında Eski Bacı yerleşmesi, tarihi bir köy olarak varlığını sürdürüyor. Doğu yamaçta ise Girmeç Mahallesi bulunuyor. Kuzey yamaçlarında ise daha tabanlı vadiler, akarsu kenarlarında bağ ve bahçeler bulunuyor. Dağda meşe korulukları, ahlat, yaban eriği, kuşburnu gibi bitkilerde yetişiyor. Dağın farklı yönlerinde de gözlem yeri olarak kullanılan bakı terasları yer alıyor.

KALE KALINTILARI HALEN DURUYOR

Çile Dağı, yalnızca bir dağ değil, aynı zamanda geçmişte sığınak olarak kullanılan bir yerleşik alan olarak nitelendirilmiştir. Girmeçkaya Tepe, Kale Tepe, Kızıl Tepe ve Kaşkaya Tepe, dağın önemli zirveleri arasında yer alıyor. Özellikle Kale Tepe üzerinde bulunan "Girmeç Kale" kalıntıları, günümüzde halen varlığını sürdürüyor.

Dijital gelecek Altındağ'da konuşuldu: Gençlerden yoğun ilgi!
Dijital gelecek Altındağ'da konuşuldu: Gençlerden yoğun ilgi!
İçeriği Görüntüle

Çile Dağı ayrıca Anadolu’nun Türkleşme sürecine öncülük eden Horasan Erenleri’nden Hacı Tuğrul Baba, Yağmur Şeyh, Hızır Şeyh, Basri Şeyh ve Hasan Şeyh’in bu dağın eteklerinde kurdukları tekkeler, Oğuz boylarının yerleşmesine de kılavuzluk etti. Seyyid nesebli Fatıma Bacı’nında Eski Bacı Mahallesi’nde tekkeler kurduğu ve zamanla “Ankara Sancağı Bacı Kazası” olarak anılmaya başlandığı da belgelerde kayıtlı olarak bulunuyor. Günümüzde çok az kişi tarafından bilinen Çile Dağı, hem doğal yaşamı hem de tarihi mirasıyla dikkat çekmeye devam ediyor.

Muhabir: SEMA TÜRKEL