Mart ayına doğru yaklaşırken esnafın vatandaşın gözü kulağı hükümetin yasakların kalkmasına yönelik bölgesel karara çevrildi.
Acaba vaka sayısında diğer illere göre iyi durumda olan Ankara'da serbestleşme adımı atılacak mı?
Özellikle lokantacı kahveci gibi pek çok sektörde faaliyet gösteren esnaflar çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya.
Gelirleri yüzde 70 oranında düşen esnafların kira sgk gibi pek çok gideri hala aynı durumda.
Buda beraberinde omuzlarına çok ciddi yükler binmesine neden oluyor.
Pandemi sürecinin zorlu geçeceği zaten belliydi.
Elbette bu yasaklar boşu boşuna da getirilmedi.
Bu yüzden de hükümetin serbestleşme adımı umutla bekleniyor.
Ancak esnaflarımız virüse karşı tedbirlerini sıkı sıkıya alabilirse işyerleri de açılacaktır.
Serbestleşme olsa dahi daha sıkı önlemler almamız gerekiyor.
Vaka sayılarındaki yükselişin durması buna bağlı.
Eğer serbestleşme getirilir ve vaka sayıları yeniden tırmanışa geçerse bizde yeniden yasaklarla karşı karşıya kalırız.
Bu sebeple yine aynı senaryoyu yaşamamak için tüm sektörlerin ipin ucunu en başında sağlam tutması gerekir.
Aksi takdirde yap boz tahtası misali herşey yeniden başa döner.
Bununla birlikte elbette vatandaşın da omuzlarına binen yükü sırtlaması taşıması lazım.
Bu topyekün bir mücadele ve bireysel başlayan toplumun tamamını kapsayan bir savaş.
Ya bu savaşı kuralına göre oynarız yada hepimiz kaydederiz.