Biliyorsunuz Yargıtay 28 ŞUBAT davasına son noktayı koydu mahkeme cezalarını onayladı. Sanıklarda ilerleyen yaşlarına rağmen ceza evlerine kondu.


Eeeee,


Sen gider PKK’ye silah yardımı yaptığını bildiğin dünya efendilerinin rahat deri koltuklarında oturup   CAPPUCCİNO içerken Etimesgut Zırhlı birliklerine telefon edip yarın tankları Sincan’da yürütün emrini verip, ertesi günü de Türkiye’de demokrasiye BALANS AYARI YAPTIK” dedin.


Bilemedin mi? Adamların derdinin Türkiye’de DEMOKRASİ olmadığını amaçlarının ülkende siyaseti dizayn etmek istediklerini……


Orada sırtını sıvazlayanlar bugün gelsin seni kurtarıp omzundan sökülen o kalabalık yıldızları YENİDEN taksınlar bakalım.


Ne yaptın?


Zaten uzun boyluydun aklınca post- modern darbe yapıp başın göğe mi ermişti.


Tarih 4 Şubat 1997


Tanklar Sincan’da kulakları sağır edercesine çıkardıkları ISLIK sesleriyle, paletlerin asfalt üzerindeki cayırtı sesleri hiç alışılmadık bi manzaraydı.


Ben o gün Elvanket’teki 7nci kattaki evimin penceresinden izlemiştim.


Kulakları sağır edercesine çıkardığı seslerle birbiri ardına sıralanmış Tanklar üstü kapalı hükumete verilen muhtıradan başka bi şey değildi.


Tankların patırtısı etkisi göstermiş ve koalisyon hükümeti yılını bile doldurmadan 11’inci ayında istifa etmek zorunda kalmıştı.


Uzaklardaki dünya efendileri Türkiye’de bir kez daha siyasete yön vermenin zaferini kadeh kaldırarak kutlamışlardı.


Sonra ne oldu.


Tüm siyasi partiler hallaç pamuğu gibi sağa sola yalpalandı bazıları tarih sayfalarında kaybolurken bazıları da


Siyasete MERHABA derken;


Demokrasi tanklara DUR dedi.