Yapılan bilimsel araştırmalar göre, suç işlemişlerin, yüzde yetmişinin çocukluğunda hayvanlara kötü davranan ve eziyet edenler arasından çıkmıştır.Toplumda çevremizde yararlı,duyarlı,paylaşmayı bilen bireyler olmasını pekiştirmek için,çocukluktan hayvan sevmeyi,onlara iyi davranmayı' mümkün olan şartlarda bakmayı aşılamak sorumluluk duygusunu geliştirmektedir.Sosyal yapısına katkılar sağlamaktadır..Hayvanların alınıp satılması üzücü olabiliyor.Bunun yanında sokaktaki yavruları,hayvanları doyurmak,bakıma almak insancıl davranışlardır.Barındırmaya müsait meskenleri,bahçeleri olan ,türlerine göre kedi,köpek,kuş ve benzeri' canları yuvaya kazandırıp onun ihtiyaçlarını,beslenmesini karşılamanın verdiği duygu,nasıl olur dersiniz?Bunu yaşayanlar bilir.Hayatında hiç hayvanı olmayan birisinin bile' kaldırımda yürürken sokak köpeğinin bakışından' ben evime gidiyorum,bu yavru hayvan ne olacak'hissine kapıldığında içinde hayvan sevgisi çarpacaktır.Kedilerin miyavlaması' tırmıklaması,kuş seslerinin çalgı çalması orkestra kurmaları,tavşan kaç zıplaması,köpeklerin sahiplerine insanlardan daha sadık kalması,yunusların denizleri coşturması,karıncaların yuvalarına girmesi,papağanın sana cevap vermesi bu güzelliklere uğur böceği kondu demeli.Evet Cenab-Allah kainatta şükürler olsun her şeyi bir denge içinde yaratmıştır.Ekolojik sisteme baktığımızda tüm canlıların bitkilerin,hayvanların sistemde kendisine göre doldurduğu yer vardır.Enam suresi 38 ayette de 'Yerde hareket eden hiçbir hayvan ve havada kanatlarıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki,yaratılış ve yaşayışta sizin gibi bir toplum teşkil etmesinler.Kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık.Nihayet onların hepsi Rablerinin huzurunda toplanacaklardır.' buyurmaktadır. Yunus Emre'ye atfedilen kullandığımız şu güzel sözle yazımı sonlandırıyorum'Yaratılanı severim yaratandan ötürü.' Çakıl veteriner kliniğininde Polatlımıza hayırlı olmasını' diliyor